Page 78 - Menfi Tespit
P. 78
İCRA TAKİBİNDEN ÖNCE AÇILAN «OLUMSUZ (MENFİ) TESPİT DAVASI»NA AİT…
bb) Doktrind 444 “nisbi def‟iler” 445 olarak nitelendirilen def‟ilere
dayanarak «olumsuz tespit davası» açmak istiyorsa, bu davasını kural
olarak, «senedin son hâmiline» (yani; kendisinden senet bedelini
ödemesini isteyen son alacaklıya) karĢı açamaz. Çünkü, böyle açılan bir
davaya bu kiĢiler, „kendilerinin «iyiniyetli hâmil» durumunda bulun-
duklarını, bu def ilerin, kendilerine karĢı ileri sürülemeyeceğini‟ bil-
direrek itirazda bulunabilirler. Bu nedenle borçlu bu iddialara dayana-
444 Ayrıntılı bilgi içib Bknnz: DOMANĠÇ, H. a.g.e. s:154 vd. – ÖZTAN, T .a.g.e.
s:234 vd. – DOĞANAY, Ġ . a.g.e. s: 1840 vd. – ÖĞÜTÇÜ ,T./ALTIN, M .a.g.e.
s:189 vd. – TEKĠL, F. a.g.e. s:71 – KARAYALÇIN, Y. a.g.e. s:31 – AKGÜN,
M. Z. a.g.e. s:116 vd. – ġĠMġEK, E . a.g.e. s:276 vd. – POROY,
R./TEKĠNALP, Ü. a.g.e. s107 vd. – TUNA, E. a.g.e. s:105 vd. – KINACI-
OĞLU, N. a.g.e. s:188 vd. – GÜRBÜZ, H. a.g.e. s:343 vd., 724 vd. – ERTE-
KĠN, E./KARATAġ, Ġ. a.g.e. s:739 vd. – ERĠġ, G. Kıymetli Evrak ve TaĢıma
s:288 – ĠMREGÜN, O. a.g.e. s:23 vd.
445 Bilindiği gibi “nisbi def‟iler”, belirli bir senet borçlusu tarafından, belirli bir
senet alacaklısına karĢı ileri sürülebilir. “Senedin hükümsüzlüğünü gerektiren
def‟iler “den bir kısmı ile tüm kişisel def‟iler bu grupta yer alır:
a) “Senedin hükümsüzlüğünü gerektiren def‟iler”: Bu def‟ilerden büyük ço-
ğunluğunun mutlak def‟i sayıldığını -yukarıda dipn:42‟de- belirtmiĢtik.
A- Yukarıda mutlak def‟i olduğu belirtilenler dıĢında kalan bazı senedin hü-
kümsüzlüğünü gerektiren def‟ilerin n i s b i d e f‟i sayıldığını doğrudan
doğruya yasa yapıcı öngörmüĢtür. Örneğin;
aa) “Muvazaa iddiası”nın iyiniyeli üçüncü kiĢilere karĢı ileri sürülemeyeceği,
BK. mad. 18/II‟de açıkça belirtilmiĢ olduğundan, borçlu bu def‟ileri her hamile
karĢı ileri süremez.
bb) “Senedin rızası dışında elinden çıkmış olduğunu” borçlu, iyiniyetli hamillere
karĢı ileri süremez. (TK. mad. 571/III, MK. mad. 990). Ancak, çekler bu hükmün
dıĢında tutulmuĢtur. (TK. mad. 711/II).
cc) “Senedin aradaki anlaĢmaya aykırı olarak doldurulmuĢ olduğu iddiası”
da borçlu tarafından iyiniyetli hamillere karĢı ileri sürülemez.
dd) “Senedin kumar ve bahis borcu için düzenlenmiş olduğunu” (BK. mad. 504)
borçlu, iyiniyetli üçüncü kiĢilere karĢı ileri süremez. (BK. mad. 505/I).
B- Yasada öngörülüp düzenlenen bu durumların dıĢında gerek doktrinde gerekse
uygulamada Ģu def‟ilerin iyiniyetli hamillere karĢı ileri sürülemeyeceği, yani,
bunların nisbi def‟i olduğu kabul edilmektedir:
aa) Senedin ahlaka ya da yasaya aykırı bir amacın gerçekleĢmesi –örneğin; ev-
lenme tellallığı (BK. mad. 508)- için düzenlenmiĢ olduğu
bb) Senedin düzenlenmesine neden olan asıl borç iliĢkisinde; hata, hile, ikrah
yada gabin bulunduğu (karĢ: GÜRBÜZ, H. a.g.e. s:344 “yazar; hile ya da ikrah ın
mutlak def‟i olduğu görüĢündedir – (karĢ: CANBOLAT, S./CANBOLAT, B.
Ticari Senetlerde Menfi Tespit ve Ġstirdat Davaları s.:144 “yazarlar ikrah ın
mutlak def‟i olduğu görüĢündedirler.)
b) “KiĢisel def‟iler”: Bu def‟iler, borçlu tarafından sadece kendisi ile iliĢkisi
bulunan hamile karĢı ileri sürülebilir:
aa) “Senedin karĢı edimin hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi (noksan ifa
edilmesi, ayıplı ifa edilmesi) nedeniyle karĢılıksız kaldığı”,
bb) “Senedin hatır senedi olarak verildiği”
78