Page 77 - Menfi Tespit
P. 77

İCRA TAKİBİNDEN ÖNCE AÇILAN «OLUMSUZ (MENFİ) TESPİT DAVASI»NA AİT…
            sını hem -iyiniyetli olsa dahi- „senedin son hâmili‟ne, hem „senedin ilk
            hâmili‟ne (lehdarı‟na) ve hem de „her ikisine‟ karĢı açabilir.
                 Yüksek mahkeme, bir mutlak defi olan    s a h t e l i k  i d d i a s ı
            ile ilgili olarak;
                 √ «Çeklerdeki keşideci imzasının davacı şirket yetkilisine ait ol-
            madığı (sahtecilik) iddiasının iyiniyetli hamile karşı da ileri sürebile-
            ceği gerekçeleri ile davanın kabulüne, icra takibine konu edilen çekler
            nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatı
            isteminin reddine karar verilmesi gerekeceğini» 438
                 √ «Sahtelik iddiasına dayanan olumsuz tespit davasının, iyiniyetli
            hâmillere karşı da açılabileceğini» 439
                 √ «Senedin sahteliği nedeniyle iptali istemini içeren olumsuz tespit
            davasının, senedi tahsil cirosu ile elinde bulunduran hâmile (bankaya)
            karşı açılamayacağını» 440
                 √ «Noterlikçe onaylanmış olan imzanın sahteliği iddiasıyla açılan
            olumsuz  tespit  davasında,  imzayı  onaylayan  noterin  de  taraf  olarak
            gösterilmesi gerektiğini» 441
                 belirtmiĢtir.

                 Yine yüksek mahkeme, bir mutlak defi olan temsil yetkisi (yetki-
            siz temsilci) ile ilgili olarak;
                 √  «Senedin  „yetkisiz  temsilci  tarafından  veya  yetkili  temsilcinin
            temsil  yetkisini  (sınırını)  aşarak  düzenlediği‟  iddiasının  mutlak  defi
            olduğunu, bu nedenle de -kötüniyet koşulu aranmaksızın- senedin tüm
            hâmillerine karşı ileri sürülebileceğini» 442
                 √ «Senet borçlusu şirketin „kendisinin çift imza ile temsil edildi-
            ğini, tek imzanın kendisini bağlamayacağını‟ ileri sürmesinin mutlak
            defi olarak her hâmile karşı ileri sürülebileceğini» 443

                 belirtmiĢtir...

                b)  «Senedin  hükümsüzlüğünü  gerektiren  def‟iler»  senet  ve  eklentilerinden
                anlaĢılan  anlaĢılmasın,  senedin  -bütün  ya  da  bir  kısım  sorunları  bakımından-
                hükümsüz sayılmasını gerektiren def‟ilerdir. Bu def‟ilerin bir kısmı mutlak, bir
                kısmı nisbi (kiĢisel) def‟i niteliğindedir.
            438   Bknz: 19. HD. 08.05.2012 T. 16532/7740 (www.e-uyar.com)
            439   Bknz:  19.  HD.  10.5.1993  T.  4903/3626;  24.4.1992  T.  2388/1500  (www.
                e-uyar.com)
            440   Bknz: 19. HD. 6.12.1993 T. 8319/4038; 11. HD. 5.4.1983 T. 1835/1712 (www.
                e-uyar.com)
            441   Bknz: 11. HD. 17.1.1988 T. 4471/4846 (www.e-uyar.com)
            442   Bknz: 11. HD. 16.2.1990 T. 680/973; 19.2.1985 T. 6563/777 (www. e-uyar.com)
            443   Bknz: 11. HD. 22.9.1980 T. 4187/4137 (www.e-uyar.com)

                                                                              77
   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81   82