Page 74 - Menfi Tespit
P. 74

İCRA TAKİBİNDEN ÖNCE AÇILAN «OLUMSUZ (MENFİ) TESPİT DAVASI»NA AİT…
            sürüyorsa, bu davasını sadece lehtara karĢı açmak zorundadır. Çünkü,
            hâmile karĢı bu tür def‟iler -hâmilin ayrıca kötü niyetli olduğu, yani;
            dava konusu senedin karĢılıksız olduğunu bile bile senedi ciro yoluyla
            devraldığı kanıtlanmadıkça- ileri sürülemeyeceğinden, TK. mad. 599/I
            (Ģimdi;  TTK.  mad.  687/1)  hâmile  karĢı  açacağı  dava  reddedilecek-
            tir… 424   Eğer borçlu, kiĢisel def‟ilere dayanarak açtığı olumsuz tespit
            davasında, davalı olarak hem “lehdar”ı, ve hem de “hâmil”i, göster-
            miĢse, davacı- borçlunun önce «senedin karşılıksız olduğunu» lehdara
            karĢı -kesin delillerle- ispat etmesi, daha s o n r a da, “davalı-hâmilin
            kötüniyetli  olduğunu”  -her  türlü  delille  (gerekirse,  tanık  dinleterek)-
            ispat  etmesi  gerekir. 425   Davacı-borçlu  bu  hususları  ispat  edebilirse
            “olumsuz tespit davasının kabulüne ve dava konusu senedin iptaline”
            karar verilir. Eğer davacı-borçlu iddiasını -örneğin; dava konusu sene-
            din  hatır  senedi  olduğunu-  sadece  lehdara  karĢı  kanıtlar  fakat,  diğer
            davalı hâmilin kötüniyetini ispat edemezse, mahkemece “hâmil hak-
            kında  açılan  davanın  reddine,  fakat  davacının  lehdara  dava  konusu
            senetten  dolayı  borçlu  olmadığının  tespitine”  karar  verilmesi  gere-
            kir. 426
                 Davacı-borçlu (keĢideci), lehdarı tarafından baĢkasına -vâde tari-
            hinden  önce-  ciro  edilen  kambiyo  senedi  hakkında  -kişisel  def‟ilere
            dayanarak- sadece hâmil hakkında olumsuz tespit davası açabilir mi?
            Yoksa “hâmil” ile birlikte “lehdar”ı da mutlaka davalı olarak göstermek
            zorunda mıdır? Yüksek mahkeme kimi kararlarında, “hâmil hakkında
            açılan  davanın,  lehdara  da  yöneltilmesini” 427  istemiĢken 428  kimi  ka-
            rarlarında  «borçlu-  keĢideci  tarafından  lehdara  karĢı  dava  açma  zo-
            runluluğu  bulunmadığı,  sadece  hâmil  hakkında  da  dava  açılabilece-
            ği”  429   belirtilmiĢtir.  Kanımızca,  borçlu-keĢideci  tarafından,  ayrıca
            “lehdar”  da  davalı  olarak  gösterilmeden,  sadece  “hâmil”  hakkında


            424   Bknz:  13.  HD.  14.2.2002  T.  12783/1541;  11.  HD.  4.6.1991  T.  2487/3743;
                6.5.1991 T. 801/2909 vb. (www.e-uyar.com)
            425   Bknz:  19.  HD.  20.6.1997  T.  10361/6445;  25.2.1997  T.  449/1831  (www.
                e-uyar.com)
            426   Bknz: 11. HD. 5.12.1983 T. 5411/5463 (www.e-uyar.com)
            427   “Açılan davayı lehdara da yöneltmek” ne demektir? Daha önce , hukukumuzda
                -yüksek mahkemece de isabetle vurgulandığı gibi- “dava dilekçesinde „davalı‟
                olarak gösterilmemiĢ kiĢilerin davaya dahil edilemeyeceğini” belirtmiĢtik. (Bknz:
                Yuk.  dipn:  411  civarı).  Bu  nedenle  burada  kastedilen  husus  her  halde,  dava-
                cı-borçlunun ayrıca “lehdar” hakkında da dava açması ve daha sonra her iki da-
                vanın birleĢtirilmesi olsa gerek…
            428   Bknz: 11. HD. 23.9.1991 T. 2828/4778 (www.e-uyar.com)
            429   Bknz: 19. HD. 29.4.1999 T. 2021/2892; 29.9.1997 T. 2368/7811; 20.11.1996 T.
                1160/10336 (www.e-uyar.com)

            74
   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79