Page 57 - Menfi Tespit
P. 57

İCRA TAKİBİNDEN ÖNCE AÇILAN «OLUMSUZ (MENFİ) TESPİT DAVASI»NA AİT…
            vunması kabul edilmemiştir…” Ģeklinde bir gerekçeye dayanan yerel

            mahkeme kararını onamıĢ, yüksek mahkemenin tutumu doktrin      311 312
            tarafından da “her dava, açıldığı tarihteki duruma göre karara bağla-
            nır ve buna uygun olarak yetkili mahkeme de davanın açıldığı tarihteki
            duruma  göre  belirlenir”  denilerek,  isabetli  bulunmuĢ  ve  “olumsuz
            tespit  davasından  sonra,  aynı  (yetkisiz)  yerde  açılan  icra  takibinin,
            yetkisiz  mahkemeyi  yetkili  duruma  getirmeyeceği”  sonucuna  varıl-
            mıĢtır.
                 (4) I- Davacı - borçlu, icra takibinden ö n c e açtığı olumsuz tespit
            davasında, alacaklının elindeki belgenin  -örneğin; tahsile verdiği se-
            nedin, protesto ettirdiği senedin, bankaya ibraz ettiği çekin vb.- «icra
            takibine  konu  edilmemesi»  yani  «icraya  konulmaması»  hakkında
            mahkemeden  i h t i y a t i   t e d b i r    k a r a r ı    verilmesini isteyebilir
            mi?  ĠĠK.  mad.  72/II‟de,  mahkemenin  «icra  takibinin  durdurulması»
            hakkında karar vermesi öngörülmüĢ olduğu ve bundan önceki aĢama-
            dan bahsedilmemiĢ olduğu için,   u y g u l a m a d a    bu husus durak-
            sama konusu olmaktadır. Kanımızca, mahkemelerin «icra takibi baĢ-
            lamadan önce de» ĠĠK. mad. 72/II‟deki diğer koĢulların -örneğin, «te-
            minat»  ve  «talep»  koĢulunun-  gerçekleĢmesi  halinde,  dava  konusu
            belge (senet) hakkında, «alacaklı tarafından icra takibine konulmama-

            sı» hakkında «ihtiyati tedbir kararı» verebilmesi gerekir. 313 314 315   ĠĠK.

            mad. 72/II hükmünün amacı ve konuluş nedeni bu doğrultuda bir yo-
            rum ve uygulamayı gerektirir. Hükmün belirttiğimiz Ģekilde yorumla-
            nıp uygulanmaması, alacaklı için telafisi güç hatta imkânsız zararlara
            neden olur. Örneğin; alacaklının bankaya tahsile verdiği hatta protesto
            ettirdiği senet hakkında -bunun ödendiği, sahte olduğu vb. iddiaları ile-
            olumsuz tespit davası açan borçlu, pekâlâ bu senet hakkında henüz ic-
            raya konulmadan önce «icraya konulmaması» için mahkemeden ihti-
            yati tedbir kararı isteyebilmelidir. Bu aĢamada davacı - borçluya bu hak
            ve mahkemeye de bu konuda olumlu karar verme görevi yüklenmez ve
            senet ancak icraya verildikten sonra, mahkemenin «baĢlamıĢ icra taki-
            binin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir kararı verebileceği» ileri
            sürülürse,  alacaklının  bu  senede  dayanarak  ihtiyati  haciz  kararı  alıp


            311   KONURALP, H. agm. s:268 vd. – KURU, B. age. C:1, s:493 – KURU, B. El
                Kitabı,  s:365  –  KURU,  B.  Menfi  Tespit  Davası  ve  Ġstirdat  Davası,  s,:65  –
                MUġUL, T. age. s: 158 – TÜRK, A. age. s: 226
            312   KarĢ: ÜSTÜNDAĞ, S .Medeni Yargılama Hukuku, 2000, s: 194
            313   Aynı görüĢte: KURU, B. Menfi Tespit Davası ve Ġstirdat Davası, s: 128
            314   KarĢ: TÜRK, A. age. s: 254
            315   Bknz: 12. HD. 4.6.2013 T. 12622/20643; 30.3.2000 T. 4135/4900; 16.3.2001 T.
                3208/4506; 15. HD. 8.5.1990 T. 2066/2059 (www.e-uyar.com)

                                                                              57
   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62