Page 272 - Menfi Tespit
P. 272
«GERİ ALMA (İSTİRDAT) DAVASI»NA AİT DİLEKÇE ÖRNEĞİ
tehdidi altında yapılan ödemeler için de ĠĠK. mad. 72/VII‟deki yolun
ĠĠK. mad. 263, 266 ve 72/II‟deki olanaklar nedeniyle kapatılması ka-
nımızca Ģu bakımdan da da isabetli değildir. Hakkında mahkemeden
alınan karar uyarınca ihtiyati haciz uygulanan borçlu bu maddelerin
kendilerine tanıdığı hakkı ancak mahkemeye teminat (güvence) gös-
55
tererek kullanabilir. Bu maddelerde öngörülen teminatı göstereme-
yen borçlu, haksız alındığını ileri sürdüğü ihtiyati haczi kaldırtamaya-
getirilmesi için ödemede bulunulmalıdır. b) Ödeme isteyerek yapılmıĢ olmalıdır .
c) Ortada ödenmesi gereken (gerçek) bir borç bulunmamalıdır. Borç “hiç doğ-
mamıĢsa” veya “ödeme zamanında sona ermiĢse”, “geçerli olarak mevcut olan
borç gerçek alacaklısından baĢkasına ödenmiĢse”, “geçerli olan borç, gerçek
alacaklısına asıl borçlu tarafından değil, kendisini borçlu sanan bir baĢkası tara-
fından ödenmiĢse” gerçekte mevcut olmayan bir borç ödenmiĢ sayılır… d) Borcu
ödeyen, yanılarak (hataen) kendisini borçlu sanıp ödemede bulunmuĢ olmalıdır.
Borçlu olmadığını bile bile ödemede bulunan kimse verdiğini (ödediğini) geri
isteyemez. Ancak; kendisini borçlu sanarak ödemede bulunan kimse ödediğini
geri isteyebilir. Buradaki yanılmanın kendisini borçlu sanarak ödemede bulunan
kimse ödediğini geri isteyebilir. Buradaki yanılmanın esaslı olması aranmamakta,
saik hatasının da yeterli olduğu görülmektedir. Yanılma fiili olabileceği gibi
hukuki de olabilir. Yanılmanın ayrıca kusura dayanıp dayanmaması mazur gö-
rülebilir olup olmaması da önemli değildir. “Borcun varlığında Ģüpheye düĢ-
me”nin yanılma sayılıp sayılmayacağı doktrinde tartıĢmalıdır. (Bu konularda
daha ayrıntılı bilgi için bknz: KARAHASAN, M. R. Türk Borçlar Hukuku C.I,
s:1191 vd. – EREN, F. Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, C:III, s:47 vd. –
TEKĠNAY, S. S./AKMAN, S./BURCUOĞLU, H./ALTOK, A. Borçlar Hu-
kuku, Genel Hükümler, C:I, s:988 vd. – FEYZĠOĞLU, F. N. Borçlar Hukuku,
Genel Hükümler, C:I, s:752 vd. – ÖZ, M. T .Sebepsiz ZenginleĢme, s:83 vd. –
TEKĠL, F. Borçlar Hukuku, s:160 vd. – VELĠDEDEOĞLU, H.
V./ÖZDEMĠR, R. Türk Borçlar Kanunu ġerhi, s:165 vd. – OLGAÇ, S. Sebepsiz
Ġktisap, s:29 vd. – REĠSOĞLU, S. Borçlar Hukuku, C:I, s:160 vd.)
BK. mad 62 çerçevesinde, sebepsiz zenginleĢen kiĢi (alacaklı) aleyhine açtığı
“sebepsiz zenginleĢme” davasında bu koĢulların gerçekleĢtiğini ispat eden “borç
olmayan parayı ödeyen kiĢi” (borçlu), davalı-alacaklının iyiniyetli olup olma-
masına göre – iyiniyetli ise; “kendisinden geri verilmesinin istendiği andaki
zenginleĢme” (BK. mad. 63/I), kötüniyetli ise; “zenginleĢmenin tümü” (BK. mad.
63/II) oranında” sebepsiz olarak ödediğini geri isteyebilecektir.
ĠĠK. mad. 72/VII‟ye göre açılacak geri alma davasından farklı olarak BK. mad.
62›ye göre açılacak sebepsiz zenginleĢme davasında «borç olmayan para ödedi-
ğini» ileri süren davacı-borçlunun «ödemeyi, yazılarak, kendisini borçlu sanarak
yapmıĢ olduğunu» ispat etmesi gerekecektir.) Bknz: HGK. 28.3.2007 T.
3-186/171; 4. HD. 20.12.1988 T. 8438/10944; 3.12.1987 T. 8839/8888; 9. HD.
4.6.1987 T. 4638/5582; 4. HD. 15.10.1984 T. 6660/7584; 3. HD. 31.5.1984 T.
3006/2307; 9. HD. 8.2.1983 T. 3692/963; HGK. 4.12.1974 T. 4-68/1294
“UYAR, T. age. C:II, s: 2017 vd.”) Bunu ispat etmek de oldukça güçtür. Halbuki;
ĠĠK. mad. 72/VII‟ye göre açılan « geri alma davalarında, davacı-borçlunun sadece
«paranın verilmesi lazım gelmediğini» (yani, maddi hukuk bakımından borçlu
olmadığını) ispat etmesi yeterlidir.
55 Ayrıntılı bilgi için bknz. UYAR,T. Ġcra Hukukunda Haciz, 2. Bası, 1990,
s:80,144
272

