Page 32 - Diyarbakır Barosu Yeni Bir Anayasa Da İnsan Haklarına Yeni Bir Bakış
P. 32
İtr.tii|n KüOğlu
Bu çok 6nemli ve hepimi2in üzerinde düşünmesi gereken bir konu. Genel olarak baküldlğl za-
man, bu bir siyasal faaliyat, 5jya9ı çlklş, siyasal zorlama olarak görİlmektedir ve işi bU görun-
tiden çlkarmak gerekiİ. Bunu yap!ğlmlz ölçüde hUkuki kazanlmiar, hak ve ö!9ürlükl€İ alan]n-
dak| ilerlemeler çerçevesindt konuyu değerlendiİme olanağlnlz güçlenir. sjyasal paİtileri ka,
patma kara allndan 2oo2 yllında dil yasağlnln kalkmaslna kadar, Anayasa tüahkemesl ka€r-
lanna bakln: Dil yasağl kalktlktan sonra/ bunun TRT araclllğlyla yayln yoluy|a uygulamaya
konmaslna kadar yapllan rcformlar, eksik de kalsa, çelişkili de olsa, Avrupa Birliği'njn 2orla-
maslyla da olsit bu konuda da adlm atllabileceğini göstermiştir. Bu adlm yalnızca Diyarba-
kl/da değil, Didim'de de, Trabron'da da, istanbul'da da mİmkündür- Bunu yercl hizmetler
açlslndan, yani yurttaşlann, yöre sakinlerınin hizmetlerden en iyi biçimde yararlanabilmesi ba-
klmlndan ele alabiliriz. Ben şu örneği v€rdim: 0ralarda 9örev yaptlğlm slrada Türkçe bilmeyen
hastaslyla Kürtge konuştuğu içın soİlrştuİmaya uğrayan hekim bilirim; fakültede annesiyle
Kürtçe telefon görüşmesi yaptlğl için soruşturmaya ırğrayan memur biliİim, Buna "evet" mi
diyeceksiniı yokn "Haylr, bu da artlk olmamall" ml? sjz de vurguladlnlı; resmi dili kims€
sorgulanıamalıdlr; biı kaz sorgularsak iş farkll boyutlara varlr. 8unu kabul ttmemiz g€rekil,
ikinci olarak, Türkiye'nin ü.erine inşa edildiği "krltüİel miras" ğrerinde dı]rabiliri2, Bi2 ül-
kemizin kiltürel mirasınü, kimliğini tanlmak istiyor muyuz istemiyof muyuz? Eğer tanlmak i§
tiyorsak -ki hedefimiz bu olmalldır- o zaman dili de kabul etrnemiu gerekirj dil d€ kültüİel
mal varllğldlr. Avrupa'da hazıllanan Yerel ve Bölgesel Diller Şar!, dili kültülel bir kazanlm
oıarak ele allr. Ancak bu savunularl yapalken de rcrmi alanla toplumun, yerel hizmetle erk
alanln|n kesiştiği yeri, nerede bir çatlşma olduğ!nu, bu çatlşmaIan nasll bir İasyonel uılaşına,
ya dönİştürebileceğimiıi d. yüks.k 5€5le düşünmemiz gerekir, 8u açldan konuyu birlikte tar-
fuşmamlzda yarar var.
8ia k.tll!İta|
Resmi dil taİ!ynaslnin ülkeyi böleceği iddianna yönelik kanaatlerinizi öğrenmek istiyorum,
8iı kal ımcı
1924, ]961 ve 12 Eylül anayasalaınln ve daha sonrasındaki bütiin değişikllklerin otoriter-
korporatist biı toplum paradigmaslna dayandığl konusunda 9örüş birliği jçindeyiz, Elbette ki
Kürtleri, Kemalizm dlllndaİj ıdeolojileri yok sayarsanlz, sünni me2hep dl§lndaki bütün mez,
hepl€ri Ve farkll etnik grlplarl yok eders6niz, bunlan taraf kabul etmezseniz, ortaya ç|kacak
5ö2leşm€ ya da anayasa olsa olsa küçük bir azlnllğln hegemonik belgesi olabilir, ooğrusu ben
d€ y€ni bir anayasa tarafındaylm.
HocaIarlm acaba eski paradigma içinde mi bir değjşiklik ön€riyorlar, yoksa yeni bir toplum
paradigması benims.yecek miyiz? Bunun ciddi bir aynm noktasl olduğunu düşünüyoİum, Eski
paradigmayl b€nims.diğinjz zaman valacağlnlz yer yine Kemaliumdır, Kürtlerın temsil edi1-
mediği, Kürtler için olmayan bir anayasa söz konusu olabilir,
,