Page 149 - Diyarbakır Barosu Yeni Bir Anayasa Da İnsan Haklarına Yeni Bir Bakış
P. 149

Anayasanln  toplum  sörleşmesi  olarak  9örğlmesi,  Hab€rmas'ln  deyişiyle,  hukukun  muhatapla,
        rlnln aynı  zamanda  onun müelliileri  olmalarl  gerektiğini  öngÖren  demokratik  cumhuriyet  fik-
        rjnin  de temelini  oluşturur.  |labermas'a  göle, yurttaşlar,  ancak  siyasal özerkliklelini  kulIana-
        rak dü§ünce  Ve irade olıJşumu  sür€çlerine  eşit ve kapsamll  katllm  yoluyla  kendi  huk!k düzen-
        lerinin  yazarl  {müellifi)  haline  9elebılirleİ.a
        Buna  g6İe,  gerç€kten  bir §ivil  anaya§a  yaratmanın  temel  9rtll  yurttaşlann  mümkün  olan en
        geniş  kapsamda  anayasanln  yapüm  sürecine katl]malaİıdlr.  Bunun  yolu  da, toplı]mun  tüm  k€-
        simi.rinin  talep  ve  jtirazlarlnl   dile  getirebil€cekleri  kapsaml  ve 629ür  bir tartlşma  ortaml  ya-
        ratmaktan  geçer.


        l(.tüm Y.  .  uluk
        Anayasanln  yapllma  sürecine  yaygln  ve serbest  katlllm,  anayasanln  toplum  tarafından  b€nim,
        *nİİ€si  ve bi.likte  yaşamanln  ortak  ilkelerinin  kodlaştlİıldlğl  bir hukuksal  ve siyasal  referans
        olarak  9örülmesi  bakımlndan  hayati  önem taşlr.  Bu anlamda  demokratik  meşruiyet,gediİsiz
        biruzlaşmadeğil,yayglnmutabakatanlamlnagelir,Mutabakataulaşmanlnengüveniliryön-
        temi  ise,  anayasa  yap  m sülecinın,  biı  "ioplumsal/kolektif   öğrcnme  süreci"  olarak  kavrantnasl
        Ve inşa edilmesidır.  Bu bağlamda  "öğrenme",  basitçe  bilgi  edinm€yi  deği  ,  bilgilerin  işlenmesj
        faaliy€tini  yapllandlran  temel  tutumlann  gözden  geçirilme5ini  ifade  eder.  İİrkiye  gibi  b€lli
        konularda  derin  tutum  farklıllklarlnın  bulunduğU  0lk€lerde,  sablİll bir müzakere  aklşlna  daya-
        ll bu tür biİ "öğrenme  süİeci"  olmadan  "mutabakat"a  ulagnak  mümkün  görünmüyoİ.
        Geniş  ve  yoğun  siyasal  katülmanln,  özellikle  muhafazakar  ve lib€ral  teori  ve platik  tarafından,
        karar almayl  zorlaştlrdlğl  ve "yö.etilemezlik  lGkj"  yarattlğl  gerekçesiyle  ciddi bir sıklntl  ola,
        rak değerlendirilir.  "Karar  alma"yl  "müzakere"ye   önceleyen  bu  yaklaşlmlal,  5lnlrll  etki  po-
        tansıyelıne  sahip  ştkli  ve geleneksel  katllma  yollarlnl/  meşrulyet  için  yeterli  görİrler,  Demok-
        rasiyl  "çoğulculuk"tan  ziyade  "çoğunlukçuluk"  olarak  algllamaya  son der€ce  meyyal  olan ve
        "müıak€r€"nin   yayg.nlaşıp  uzamasündan  hurursuzluk  duyai  bu  yakla§lm,  kaİar  alma  süreçle,
        rinin  çoğunluk   ilk€sinin  tanldlğl imkanlar  kıJllanllarak  "sadeleştırileceğini"  varsayar.  Demok-
        rasinİn  toplumsal  kaynaklannl  zaylflatan  "indirgemeci  karar  alma baskl5l",  geleceğin  ortaı

        kabuller  temelinde kurulmaslnl  öngören  demokratik  zihniyetin  aksine,  "bugün"ü   kendi  hedef-
        lerin.  uydurmaya  yönelik  araç§al  hesaplan  öne  çıkarlr.  Anayasalann  yapllmasl  veya  y.nilen-
        mesi  5üreçlerjnd€  bu hesaplaİın,  geleceğe  n€qatif  bir  meşruıyet  bilançosu  olarak  yanslmalaİı
        neredeye  kaçlnl lmazdlr.
        8u nedenlerle,  "yeni  anayasa"yt  ace|eye  getirmeye  yönelik  her  9iri§im,  öz9ür  tar!şma  ve katl-
        llm  imkAnlannl  önemli  6lçüde  budayacağlndan,  demokratik  meşruiyetin  bir  ydntemi  olarak
        anlaşllmasi  g€reken   "sivilliğin"  içi.i de boşaltacaktlr.
        Bun!  önlemek  i§in,  anayasa  yaplm  sürecinin  her aşamaslnda  toplumun  tüm  kesimlerinin  9ö-
        .ü!lerini  öz9ürc€  açltlayabilecekleri  hukuksal  ve tiili koşultann  yalatllmasl  gerelir.  ifade  v.
        katll,m öz9ürlükleri  aşırl  6lçüde 5lnlrlayan  hukuksal  dürenlemeler€  ve fiili yapllafa  dokunul-
        madan,  bu  ko§ullar.n  yaratllmayacağl  açlktır.

        ıl  Jiİg.n  x.b.@,  Fakıirlğı  dd e.kuq  a.iİlrg. .ıl  Dhkudth.o  . d.5  REhls ı.d d.' dı@*als.üzn  R.chğsrar§|
           F.fikfun.n  Maii,..155  vd,
   144   145   146   147   148   149   150   151   152   153   154