Page 24 - İtirazın İptali Davası
P. 24

İTİRAZIN İPTALİ DAVASI
            minatına hükmedilmesi) mümkün değildir. Keza, takip borçlunun iti-
            razı nedeniyle (sonucunda) değil de, icra mahkemesinin kararıyla dur-
                       81
            durulmuĢsa , itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmadı-
            ğından, mahkemece icra inkar tazminatına da hükmedilemez…
                 d) Ġnkâr tazminatına hükmedebilmek için, alacaklının  d a v a
                                                                               83
                               82
            d i l e k ç e s i n d e   (borçlunun ise;  c e v a p  d i l e k ç e s i n d e)
            bu konuda istekte bulunmuĢ olması gerekir.
                 Yani, mahkeme, istem olmadan kendiliğinden inkâr tazminatına
            hükmedemez. Ancak, taraflarca “dava dilekçesi” ya da “cevap dilek-
            çesi”nden sonra -örneğin; son istek ve savunmaların bildirilmesi sıra-
            sında- bu isteğin ileri sürülmesi halinde, bu istek “iddia (ve savunma-
            nın) geniĢletildiği itirazı” ile karĢılaĢmadıkça mahkemece; icra inkâr
                                       84
            tazminatına hükmedilebilir.
                 Alacaklı “dava dilekçesi”nde inkar tazminatı istememiĢse ve daha
            sonra -yargılama sırasında- ileri sürdüğü inkar tazminatı isteğine dava-
            lı-borçlu muvafakat etmemiĢse -daha doğrusu, davalı borçlu iddianın
            geniĢletilmesi  itirazında  bulunmuĢsa-  davacı  alacaklı  ıslah  yoluna
            baĢvurarak, lehine inkar tazminatına hükmedilmesini isteyebilir.
                 Yargıtay’ımızın bu konuya iliĢkin kararları da birbiri ile çeliĢki-
            lidir. Gerçekten, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu -19.4.1995 T. 12-
            296/404 sayılı kararında - “icra inkar tazminatı talep edebilmek için
            kanunda  bir  süre  öngörülmediğinden,  bu  talebin  yargılamanın  her
            aşamasında -„iddianın (savunmanın) genişletilmesi yasağı‟na tabi ol-
            madan-  ileri  sürülebileceği”ni  belirtmiĢken;  bu  karardan  sonra  kimi
                               85
            Yargıtay Daireleri  -bu karara rağmen- “dava (cevap) dilekçesinde
            ileri sürülmeyen inkar tazminatı talebinin daha sonra ileri sürülmesi-
            nin,  iddianın  (savunmanın)  genişletilmesi  yasağına  tabi  olduğunu”
                                        86
            -kanımızca da doğru olarak - ısrarla belirtmeye devam etmiĢlerdir…

            81   Bknz: 13. HD. 10.2.1998 T. 792/1150 (www.e-uyar.com)
            82   Bknz: 19. HD. 15.6.1994 T. 6338/6181 (www.e-uyar.com)
            83   Bknz:  19.  HD.  23.5.2000  T.  1877/3929;  9.6.1994  T.  5621/5970;  11.  HD.
                25.12.1985 T. 7081/7378 (www.e-uyar.com)
            84   Aynı görüĢte: ÖZKAN, Y. age. s:231
            85   Bknz:  11.  HD.  1.10.1998  T.  4447/6029;  5.3.1998  T.  1364/1447;  19.  HD.
                13.4.1999 T. 1447/2429; 4.10.1996 T. 863/8621; 13.9.1996 T. 11656/7740; 13.
                HD. 17.10.1994 T. 7141/8768 (www.e-uyar.com)
            86   Aynı  görüĢte:  KURU,  B.  age.  C:1,  s:304,  374,  381  –  ÜSTÜNDAĞ,  S.  age.
                s:110 – POSTACIOĞLU, Ġ. age. s:189 – KOSTAKOĞLU, C. Banka Kredile-
                ri, Tüketici ve Konut Kredileri ile Kredi Kartlarından Doğan UyuĢmazlıklar “Ġti-
                razın  Ġptali  ve  Menfi  Tespit  Davaları”  ,  8.  Baskı,  2016,  s:636,638  –  DEY-
                NEKLĠ, A./KISA, S. age. s:228, 23 – SUNAR, G. Ġcra Hukukunda Ġcra Taz-

            24
   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29