Page 28 - İtirazın İptali Davası
P. 28

İTİRAZIN İPTALİ DAVASI
                                 99
                 Yine  doktrinde   yukarıda  belirtilen  kıstasın  her  olayda  yeterli
            olmayacağı belirtilerek, “„borçlunun itirazının haksızlığı‟ konusunda,
            MK. mad.
                 2‟deki  d ü r ü s t l ü k  k u r a 1ı‟ndan yararlanılmasının daha
            doğru olacağı” ileri sürülmüĢtür. Bu görüĢe göre, “dürüstlük kuralına
            aykırı  itirazlar”  haksız  sayılmalıdır.  Örneğin;  (A)‟nın  (B)‟yi  hukuka
            aykırı ve kusurlu bir Ģekilde yaraladığı haksız fiil olayına dayanarak,
            (B)‟nin  (A)  hakkında  ilamsız  icra  yoluna  baĢvurması  üzerine,  (A)
            ödeme emrine itirazında; “ileri sürülen haksız fiili kendisinin asla iĢ-
            lemediğini, böyle bir olayın meydana gelmediğini” belirtir ve (B) de
            mahkemeye baĢvurarak “itirazın iptali” davasını açıp, icra inkâr taz-
            minatı isterse, mahkemenin haksız fiilin, (A) tarafından iĢlendiği kanı-
            sına varması halinde, icra inkâr tazminatına da hükmetmesi gerekir…
            Yine  doktrinde 100 “dürüstlük  kuralının  (MK.  mad.  2)  itirazın  haksız
            olup olmadığını saptamada ikincil (tali) olmak koşuluyla başvurulabi-
            lecek bir kıstas (ölçüt) olduğu” ifade edilmiĢtir.

                 Yargıtay ilk kararlarında, kanunun kesinlik taĢıyan sözcüklerine
            bakarak  “borçlunun  sonuçta  haksız  çıkması  halinde  mutlaka  inkâr
            tazminatına hükmedilmesi” görüĢünü   101  savunurken sonraları “yargı-
            lamayı gerektiren (muhtacı muhakeme olan) işlerde, inkâr tazminatına
            hükmedilemeyeceğini”  102 ,  “icra  inkâr  tazminatına  hükmedilebilmesi
            için,  icra takibine konu olan  işin, yetkisi sınırlı olan  icra hakiminin
            çözebileceği konulardan olmasına bağlı” 103  bulunması gerektiği görü-


            99   ARPACI, A. Borcu Likit Olmayan Borçlunun, Ġtirazın Ġptali Davasında Ġcra Ġn-
                kar  Tazminatına  Mahkum  Edilmesi  Mümkün  müdür?  (Günümüzde  Yargı.  D.
                1980/Ağustos, s:23 vd.)
            100   ARSLAN, R. Medeni Usul Hukukunda Dürüstlük Kuralı, 1989, s:134
            101   Bknz: TD. 27.5.1933 T.
            102   Bknz:  HGK.  12.1.1955  T.  34/4  –  4.  HD.  16.2.1945  T.  289/516  (www.
                e-uyar.com)
            103   Bknz: 9. HD. 24.9.1979 T. 10100/11404 “Ġcra inkar tazminatı, icra mahkemesi-
                ne  itiraz  hakkı  olup  da,  bu  yola  baĢvurmadan  mahkemeye  baĢvurma  halinde
                ödenir. Ġcra Ġflas Kanununun bu hükmünden, icra mahkemesinin inceleyebile-
                ceği, onun görevine giren bir uyuĢmazlık olması gerektiği anlamı çıkar. UyuĢ-
                mazlık  bu  nitelikte  bulunmadığına  göre,  icra  inkar  tazminatına  hükmedilmesi
                isabetsizdir.” – Bknz: 4. HD. 20.5.1965 T. 5149/2732 “Ġcra ve Ġflas Kanunun
                67. maddesi hükmünce ve icra kovuĢturması sırasında borçlunun itirazı sonunda
                icranın  durması  ile  alacaklının,  genel  hükümler  uyarınca  açtığı  davada  itiraz
                tazminatı  isteyebilmesi  için,  kovuĢturmanın  devam  edip  etmeyeceğinin  icra
                mahkemesinde çözümlenebilecek nitelikte bir belgeye dayanması gerekir. Yet-
                kisi sınırlı olan mercide çözümlenmesi mümkün olmayan bir icra kovuĢturma
                uyuĢmazlığının mahkemede incelenmesi sonunda verilen karar ile borçlu inkar
                tazminatıyla yükümlü kılınamaz.”

            28
   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33