Page 265 - Menfi Tespit
P. 265

«GERİ ALMA (İSTİRDAT) DAVASI»NA AİT DİLEKÇE ÖRNEĞİ
                 Davacı  -örneğin;  akıl  hastalığı  nedeniyle-  „fiil  ehliyeti‟ne  sahip
            değilse; davacıya vasi tayin edilmesi ve „davaya devam edip etmeye-
            ceği ya da dava açıp açmayacağı‟ konusundaki beyanı alınarak, sonu-
                                               21
            cuna göre hareket edilmesi gerekir...
                 Alacaklı,  borçludaki  alacağını  baĢkasına  devretmiş  ve  bu  kimse
            borçlu hakkında icra takibinde bulunarak alacağı ondan tahsil etmiĢse,
            borçlu kimin hakkında «geri alma davası» açacaktır? Yani; borçlunun
            alacağı «geri alma davası»nda, «ilk alacaklı»mı yoksa «icra takibi so-
            nucunda borçlu‟dan alacağı tahsil etmiĢ olan ve sona eren icra takibinin
            tarafını teĢkil eden alacaklı»mı davalı olacaktır?
                 Uygulamada önem taĢıyan bu konuyu -olumsuz tespit davalarında
            olduğu gibi- alacağın niteliğine ve alacağın başkasına devir şekline
            göre ayrı ayrı incelemek gerekir.

                 «Olumsuz  tespit  davaları»  hakkında  bu  konuda  ayrıntılı  açıkla-
                                            22
            mada  bulunmuĢ  olduğumuzdan   burada  aynı  hususları  özetleyerek
            tekrarlıyoruz.
                 A) Eğer alacak, kambiyo senedine bağlanmıĢ bir alacak ise ve;

                 a-  Alacaklı  tarafından  «vâdeden  önce»  başkasına  temlik  (TTK.
            mad. 687 vd.) ya da rehin (TTK. mad. 689) cirosuyla ciro edilmişse, bu
            ciro ile senede hâmil durumuna gelmiĢ olan alacaklı yaptığı icra takibi
            sonunda, senet borçlusundan, senet bedelini tahsil etmiĢse, «hiç» ya da
            «senette  yazılı  olduğu  kadar  borcu  olmadığı»  halde,  senet  bedelini
            ödemiĢ  olan  borçlu;  «mutlak  (objektif)  def‟i»  niteliğindeki  def‟ilere
            dayanarak hem «senedin lehdarı (ilk hâmili)» hem de «sona eren icra
            takibinin alacaklısı» hakkında ya da «bunların her ikisi hakkında», geri
            alma davası açabilir.
                 Buna karĢın, borçlu, «kiĢisel def‟i» niteliğindeki iddialara daya-
            narak, sona eren icra takibinin alacaklısı olan senedin son hâmili hak-
            kında, kural olarak geri alma davası açamaz. Bu gibi iddialara daya-
            narak,  borçlu  olmadığı  parayı  ödemek  zorunda  kalan  borçlu,  ancak,
            senedin  lehdarı  hakkında  geri  alma  davası  açabilir.  «Temlik»  ya  da
            «rehin»  cirosuyla  senedi  elinde  bulunduran  ve  senet  bedelini  tahsil
            eden hâmiller hakkında, kiĢisel def‟ilere dayanarak geri alma davası
            ancak  bu  kiĢilerin  «iyiniyetli  olmaması»  yani  «bu  senedi  bile  bile
            borçlunun zararına olarak devralmıĢ olmaları» halinde açılabilir.


            21   Bknz: 19. HD. 22.01.2014 T. 16004/1777 (www.e-uyar.com)
            22   Ayrıntılı bilgi için bknz: UYAR, T./UYAR, A./UYAR, C. age. C: 1, ĠĠK. mad.
                72, BĠRĠNCĠ KISIM, “BeĢinci Bölüm, §ç” – UYAR, T. ĠĠK .ġerhi, C:4, s: 6385
                vd.

                                                                             265
   260   261   262   263   264   265   266   267   268   269   270