Page 112 - Tasarrufun İptali
P. 112

«TASARRUFUN İPTALİ DAVASI» DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
            cunda -ayrıca «tescil» ya da «teslim» gibi tasarrufi iĢlem yapılmadan-
            mal  borçlunun  malvarlığından  çıkmamıĢ  olduğu  için  iptâl  davası
            açılmasına gerek kalmadan, alacaklı o malı haczettirebilir ya da borç-
            lunun iflâsı halinde o mal da iflâs masasına girer.
                 Nitekim,  yüksek  mahkeme,  borçlunun  yaptığı  «satış  vaadi»
            hakkında iptâl davası açılamayacağını, 560   eğer «satış vaadi tapuya şerh
            verilmişse, o zaman iptâl davasına konu olabileceğini» 561  belirtmiĢtir.

                 Aynı  Ģekilde;  «taĢınmazın  kiralanmasına  iliĢkin  sözleĢmelerin,
            ancak  tapu  siciline  Ģerh  verilmesi  halinde  tasarrufun  iptali  davasına
            konu olabileceğini» 562   ifade etmiĢtir.
                 f)  Borçlunun  haczedilmeyen  (ĠĠK.  mad.  82)  bir  malını  mal-
            varlığından çıkarması, iptâl davasına konu olamaz. Çünkü, borçlunun
            bu  iĢleminden  alacaklıları  zarar  görmüĢ  değildir.  Bir  malın  haczinin
            mümkün  olup  olmadığına  karar  verme  yetkisi  icra  mahkemesine  ait
            olmakla beraber (ĠĠK. mad. 82) iptâl davasında, «iptâli istenen tasarruf
            konusu mal ya da hakkın haczinin mümkün olup olmadığını», davaya
            bakan mahkeme karar verecektir. 563
                 Ancak doktrinde ileri sürülen diğer bir görüĢe göre  564   «ne le-
            hine  iptâle  tâbi  tasarruf  yapılmış  olan  üçüncü  kişi  ve  ne  de  borçlu
            „iptâle  tâbi  tasarruf  konusu  malın  haciz  edilemeyeceğini  ileri  süre-
            mez... Çünkü, üçüncü kişi, alacaklı ile borçlu arasındaki icra takibinde
            taraf değildir. Borçlu da; tasarruf konusu mal üçüncü kişinin mülkiye-
            tine  geçmiş  olduğundan  ve  tasarrufun  iptâline  karar  verilmesiyle
            borçlunun  mülkiyetine  geri  dönmeyeceğinden,  haczedilmezlik  iddia-
            sında bulunamaz... „Borçlu‟ ya da „üçüncü kişi‟ bu hususu şikayet yolu
            ile icra mahkemesine bildiremeyeceği gibi, iptâl davasında da mah-
            kemede ileri süremezler...»
                 Yüksek mahkeme de bu konudaki içtihatlarında;
                 √ « „Mesken‟  niteliğindeki taşınmaza ilişkin  borçlunun tasarru-
            funun iptâline karar verilmesi halinde, taşınmazın mülkiyeti borçluya
            dönmeyeceğinden,  borçlu  tarafından  bu  taşınmaz  hakkında  „hacze-



            560   Bknz: 13. HD. 9.10.1979 T. 3558/4980 (www.e-uyar.com)
            561   Bknz:  17.  HD.  5.5.2008  T.  1637/2353;  15.  HD.  30.9.2002  T.  3158/4300;
               20.9.1995  T.  3945/4845;  26.1.1990  T.  5153/160;  19.12.1990  T.  4739/5602
               (www.e-uyar.com)
            562   Bknz: 17. HD. 07.04.2011 T. 335/3215 (www.e-uyar.com)
            563   GÜRDOĞAN,  B.  age.  s:  223,  dipn.  617  –  SARISÖZEN,  Ġ.  Ġcra  ve  Ġflas
               Hukukuna Göre Ġptal Davalarında Yargılama Usulü (ABD. 1977/2, dipn. 3)
            564   KURU, B. age. C: 4, s: 3476 vd. – KURU, B. El Kitabı, s:1415

            112
   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117