Page 149 - Diyarbakır Barosu Başkanlığı Yeni Anayasa Arayışları Konferansı 3-4 Nisan 2015
P. 149

DjYARBAKlR  BARo5U  8A5(Aü\ı-lal

                  çözümlenmiş  olması  lazım. Yani  Türkiy€'nin  yeni  anayasa  yaparken,  ye-
                  ni bir zilmiyetle  masaya  oturmasI  lazım.  Deni]diği  gibi,  çoğulcu  katllımcı
                  bir demokasiyi  nasıl gerçekleştirebiliriz?  Bu zihniyetle  masaya otüul-
                  ması  lazlm.  Yoksa  eski zi}ıniyetle  ben  devleti  nasll  korurum  kendi  bire-
                  yime  karşı gibi  bir zihniyetle  masaya orurursaıı|z!  o zaman  gene aynı  şcy
                  çıkar.  l2 Eylül  anayasasınrn  başka  bir  şek]i  ortaya  çıkal.  Zaten  biz de bu-
                  nu değiştirmeye  çalış|yoruz,  Peki ben  burada  durayım.  Çok  t€şekkiir  edi-
                  yorum.

                  Av. Tahir f,LÇİ: Biz  teşekkür ediyoruz.   Şimdi  söz  sırası  Ahme1  Hoca-
                  m|za-  sayn  Ahmet  iNsEL  de. Buyurun  Hocam.
 )                Prof.  Ahmet  İNSEL:  TeŞekkür  ederim_  Diin ve bugün  sabah biraz e\.vel
                  R,za  Bey'in  getirdiği   çeşitli  arkadaşlarımıztn  getirdiği öneriler  ve tespit_
                  ler.  yorumlar  asl,nda  ne kadar  kapsamlı  biİ  sorunla  karşı karşıya  oldırğu-
                  muzu gösteriyor.  Kürt sorırnu  kapsamlü  bir sorun,  hem  de anayasayı bir
                  d,ş miidahale;  yani  siyaset  dışı müdahale  olmadan  değiştimenin  ne kadar
                  zor olduğunu  görüyoruz.  Bu iki zorluk  asllnda ikj temel  sorunumuza  işa-
                 ret ediyor.  Birincisi  Kü( sorunundaki  zorluk,  eşitlik  zorluğu.  aslında bir
                  Türk sorunu  olduğunu  gösteriyor.  Baştan  beri  bizim  Kürt sorunumuz  yok.
                  Baştan beri  bizim  bir Türk sorunumuz  var. Türk  çoğunluğun  bjr soruıu
                 var. Diğerleriyle  eşit  yaŞama  arzusunu  taŞlmamasl!  kendisini  bir üstün
                 hakim sahip  konumunda  bu toplumda  bu ülkede  görme  refleksinin  hala
                 çok  güçlü o]masından  kaynaklanan  bir Türk  sorunumuz  var. Bunır  nasıl
                 aşacağız  bilmiyorum  ama savaşta  ycnilmemiş  bir toplumda  bunu  aşmak
                 zordur. Ve savaşta yenilmerniş  bir toplumdan  bahsederken  de bunu  aşağl
                 yukarı biıinci  dünya savaşünın  sonunda  kurluluş  savaşından bcri  savaşta
                 yenilmemiş  bir toplum.  Kürt sorunu  karşısında  da PKK karşısında  da ye-
                 nilmemiş,  kazanmamış  ama ycnjlmemiş  bir toplumdan  söz ediyoruz.  Sa-
                 vaŞı kaybetİnedi.  siya§et  olarak  kaybetti  ama savaşı kaybctmedi.  Klbns
                 savaşlnda  olduğu  gibi,..


                  ikincisi  buna  geleceğim.  Almanya  örneğini verdiğimizd€  bütün bu ömek-
                  lerde  Almanya  ömeği  ba§ta olmak üzere savaşta kaybetİniş  bir ıoplumun,
                 biz ne  yaptrk  sorusunu  somast üzerinc te§is  edilmiş  bir yeni zihniyet  var.
                 Bunu nasıl  yapacağız?  savaşta  kaybetmesini  ıemenni  edip  onun savaşün
                 büyük  yıkmının  bedelini  ödeyerek bunu  yeniden  kurmak,  her seferinde
                 böyle  mi olacak,  yoksa  bu bundan  iktisat ederek  bunrr bu yoldan  kaçına-
                 rak  yapabilecek  miyiz?

                  Şöyle  bir soru: Toplumu  oluşturan  özıelerin  birbirlerine olan  güveninin
                 çok  az o]duğu  bir toplumda,  yeni anayasa  olağan  koşullarda  nasıl yapıltr?
                 Biliyorsunuz,  Türkiye'de  yapllan  anketlerde,  bütiin  anketlerde  göziiken
                 bir olgu var. Dünyadaki  en alt sıralarda  yer  alan  ülkelerden  bir tanesi.


                                                                               1,17
   144   145   146   147   148   149   150   151   152   153   154