Page 73 - Tasarrufun İptali
P. 73

«TASARRUFUN İPTALİ DAVASI» DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
            idarelerine), özel kiĢilerden farklı bir ayrıcalık tanınamaz. 6183 sayılı
            24 ve onu izleyen maddelerine göre iptâl davası açılabilmesi için, tahsil
            dairesinin tüm yasa yollarını uygulamasına rağmen, alacağını alama-
            dığını  öncelikle  kanıtlaması  zorunlu  ve  gerekli  sayılmalıdır.  Ġdare,
            borçlunun  bu  durumunu  “aciz  fişi”  ile  (6183  s.  K.  mad.  75)  veya
            borçlunun haczi mümkün baĢka malı olmadığını belirten “haciz tuta-
            nağı” ile kanıtlayabilir. Ancak, 6183 sayılı Kanunun 27 ve 29/I. mad-
            desindeki durumlar, borçlunun ödeme güçsüzlüğü içinde bulunduğuna
            karine sayıldığından, bu durumda alacaklı kamu idaresinin ayrıca aciz
            belgesi sunmasına gerek kalmaz... Katıldığımız diğer bir görüĢe gö-
            re 350   ise, iptâl davasının görülebilmesi için, alacaklı kamu idaresinin
            ayrıca kesin ya da geçici aciz belgesi alıp, bunu mahkemeye sunmasına
            gerek yoktur. Yakın zamana -ġubat/2007- kadar tasarrufun iptâli da-
            vaları  hakkında  mahkemelerce  verilen  kararları  temyizen  inceleyen
            Yargıtay 15. Hukuk Dairesi   351  ve bugün aynı kararları temyizen in-
            celeyen Yargıtay 17. Hukuk Dairesi    352   içtihatlarında, ikinci görüĢü
            benimseyerek  “kamu  alacağından  dolayı  idarenin  borçlu  hakkında
            aciz belgesi almadan iptâl davası açabileceğini” belirtmiĢtir...
                 Tasarrufun  iptali  davasında  “tasarruf  tarihi  itibariyle”  doğmuĢ
            olan vergi borcunun miktarı (borç aslı+fer‟ileri) saptanır… 353
                 Alacaklı kamu idaresinin, iptâl davası açabilmesi için, kamu ala-
            cağının, iptâl konusu tasarruftan önce doğmuş olması zorunlu mudur?
            Ya da baĢka bir deyiĢle, alacaklı kamu idaresi, borçlunun iptâl (dava)
            konusu tasarrufundan sonra doğan alacağı için, borçlunun daha önce
            yaptığı tasarrufların iptâlini isteyebilir mi? Bir görüĢe göre 354 , davacı
            kamu idaresinin alacağı, borçlunun iptâl (dava) konusu tasarrufundan
            önce doğmuĢ olmalıdır. Eğer, tasarrufun yapıldığı tarihte, vergiyi do-
            ğuran olay henüz ortaya çıkmamıĢsa, süre ne olursa olsun, iĢlemin iptâli
            dava edilemez. Çünkü, üçüncü kiĢi, borçlunun malvarlığını görerek ve
            vergiyle (kamu borcuyla) bir ilgisi olmadığını düĢünerek, onunla iĢ-
            lemde bulunmuĢtur. Özel hukukta da durum aynıdır. Aksi halde, kiĢiler
            arasındaki güvensizlik, hukuksal iliĢkilerde de duraksamalar yaratılır...


            350   KOSTAKOĞLU, C. a.g.m. (Yarg. D.1991/1-2, s:10; Yasa D.1990/9, s:1233) –
               ÖZMEN  ,Ş.  6183 sayılı Kanundan Kaynaklanan Tasarrufun Ġptali Davaları (Tür.
               Not. Bir. Huk. D. Mayıs/2009, s: 144, s: 53 vd.)
            351   Bknz:  15.  HD.  24.6.2003  T.  1643/3472;  8.12.1997  T.  4752/5269  (www.
               e-uyar.com)
            352   Bknz: 5.4.2011 T. 2254/3055; 14.9.2009 T. 6724/5326; 17. HD. 25.12.2008 T.
               3555/5754; 6.5.2008 T. 864/2398; 7.2.2008 T. 5281/458 (www.e-uyar.com)
            353   Bknz: 17. HD. 17.6.2010 T. 2805/5638; 24.2.2009 T. 4557/871; 15. HD. 3.3.1997
               T. 969/1149 (www.e-uyar.com)
            354   İŞMİEK, E.  a.g.e. s:190

                                                                              73
   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78