Page 159 - Diyarbakır Barosu Toplumsal Barışın İnşası Sivil Bir Anayasa Arayışı
P. 159
Dö,nüd obdm] Fofun ı57
geçmesi gerekiğini söyledim. Yo}sa Kiin soİununun çöziiılmesi için elli },ıl geçmesi
gereki. demedim. Biz bu sorunu çözm€y€ başladlk bile, uzun }dlaİdrr da zaten bunun
mücadelesi veri]iyoİ- Kürt sorununu en ksa zmanda çözm€k gerekiyor, çünkü bu so-
run uzadıkça kan akryor ve acılar derinleşiyor. Dolaysıyla daha hızlı çözebilmek içirt
uğraşıyoruz, yoksa "(ün sorunu elli }d sonra çözüür" veya "siyasetimiz budtıİ, ba}rş
açımız budur' demedim. Bunu diizeltme ihtiyad hissettim.
"DTP'nin işsizliİ:le il8ili proiesi yok mu?" Eğer Hatip Dicle, demokatjİ özerkli$ bu-
rada arülatsaydr, bu soruna ilişkin çöztin]erimiz buada va.dı. Kürtl€f kendi ya§adıllan
analatanlannda, biilgelerinde işsiz büİaİnd ar, biliİçli bir şekild€ eğitimsiz büraİ d ar
ve bu böIge bir devlet politikas! olaral uy8dand1, bölge 8elişime kapatıldı- Çiintii g€liş-
me demek, kapitalizmin oraya girmesi demektir. Bu ise, beraberinde ekonomİ İefahı
geıirecek, eğitimi artıracaİ, Kürtler kendini keşfed€cekti, Eger bu yllar önce olsaydı
Kürı aydınlanmasü çok da-tıa hıdü oıabilirdi. Ama inkaİ üzerine kurulan bİ siyasetin
bir ayağl da ekonomikti, işsizlik ve bugiin }aşadığımP sorunlafın hepsi bu Kiift soru-
nu ana başlıF alonda alt soİunlar, alt başlrIar olaIal kendini l€zahiir ettirdi. Şimdi
bizim önerdigimiz demokatik özerklik modeli sadece etnil kirrülik problemini çözen
veya Kürtlerin dil ve kültür problemini çözen bir model değil. o bölgelerin meclisleri
o böIgenin kaynaklanndan eıde edilen gelirl€Ile ,bir krsım vergi gelirleri ile bir İrsım
böl8enin özkaynaRanndan €lde edilen 8eli erle- o böl8enin kendi ihtiyacı, yatınm ih-
tiyacü ne}§e kendisi karar verecek. Ankara'dan birileri oturuP "Diyarbaİrr'da, Silvan'da
tütün fabrikasüna gerek yok arkadaş, ben kapataFm ora}n, sataFm" diy€meyecek. o
böl8e halİı kendi işsizlik soİununu "Hangi alajılirra yalırüm yaparsam çözerim?|' diye
k€ndi böl8e meclisinde tanışacak. Bünu TBMM yaPamıyori hem nir€tten kaynaİİ ya-
palnlyor, h€m de bu ağıİ ve hantaj bürokasi nedeniyle yapamıyor. Dola},ısıyla adem-i
merkeziyetçi bir sisterrıle otoritenin, egemerıligin yere[ere doğu dağülmasırıü, 8ide-
rek demokasiniı yereIleştirilmesini, küçiü ölç€kte siül meclislerl€, kent konseyıeriy-
le desteuenmiş bölge meclislerinin halhn kendi öz sorunlannü k€ndisinin tartışıp bu
meclisl€re çöziim önerileri 8ötürebildiği düa küçiil bölge örgütl€nmesini öneriyonrz.
Bu idariyapılarıma modelini öneİirken BarolarBirliği'nin önerisinden faydalanma-
dük. Ben burada 8öİdüm bu öneriyi, arkadaşlarırMün da muhtemelen bundan haberi
yokıur. Ka]dr ki tıpa üp aynı da değildir. Bu model, Alrupa Birliği'nin önerdiği "BöIge
xalkınmaAjanslan" şeklindeki eko4omik birörgüdenme modeli de değldir, Başb bir
ş€yden söz ediyoruz bizi insaJüann yerelde kendi kendini yönetebildiği biı demokatiı
\istemden. yeni bir idan yapılanmadan sözediyoruz.
Bu model, böliimmeye değil, bütür eşmeye yaJar. Bölünmek, Kiirderin çıkanna
olmayacak, Tiirklerin çül€rına olmayacak, Türkiye'nin çrkanna olmayacak. En niha-
yetinde hepimiz kaybedecegiz. "Bu iiık€ nas,1 bölünmez?" sorusunu tartşt*tan sonra
"Işte. böyle böliinmez" dedik, "Kürtler böliinmeden tendini nasıl ifade eder?" soİusu-
na 'Böyle ifade eder" yanltınl v€rdik. au model bina].ım htapçıtiardan ç*anp kendi
proj€mize dönüştirdügümtlz bir rnod€l degil. Dolayısıyla ekonomisiyle, Poİtik idari

