Page 178 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 178
rarında da; mahpusların ailelerinden uzak bir ildeki hapishaneye gerekçesiz olarak gön-
derilmelerinin ‘özel ve aile hayatının korunmasına saygı yükümlülüğüne’ aykırı olarak
değerlendirmiş ve Türkiye hakkında ihlal kararı vermiştir. Gerekçesiz hapishane sevk-
leri ile ilgili Türkiye aleyhine verilmiş ihlal kararına rağmen; mahpuslar ailelerinden
yani görüşçülerinden kilometrece uzak olan hapishanelere sevk/sürgün edilmektedirler.
2. Türkiye’de 743’ü anneleriyle birlikte toplamda 3 bin çocuk hapishanede yaşamak
zorunda bırakılmıştır. Dezavantajlı grupların başında gelen çocuk mahpuslar, cezaev-
lerinde ciddi hak ihlallerine maruz kalmakta, korku ve baskı altında bunları dile getire-
memekte ya da adalete erişimi sağlanamamaktadır. Çocuk cezaevlerinin çocuğu suçtan
arındırmadığı aksine yeniden suça teşvik ettiğinin kabulü ile çocuk cezaevlerinin kapa-
tılmasının tartışılması gerekirken, çocuk cezaevlerinin sayısının giderek arttığı gözlem-
lenmiştir. Yine Mahpus olan anneleri ile birlikte cezaevlerinde yaşamak zorunda kalan
küçük yaştaki çocukların, ortamın şartlarından psikolojik ve fiziksel açıdan olumsuz
etkilendikleri; çocukların kendilerine uygun alanların sağlanmadığı (kreş, oyun alanları
vb.) adeta mahpus olan anneleriyle hapishanelerde bir ceza infazıyla karşı karşıya kal-
dıkları gözlemlenmiştir.
3. Sağlık hakkına erişimin engellenmesi ( kelepçeli muayene, revirde yeterli sayıda
hekim bulundurulmaması, hastane sevklerinin ve revir muayenelerinin gecikmeli ya-
pılması) ziyaret edilen cezaevlerinin neredeyse tamamında öncelikli sayılan problem
olarak ifade edilmiştir. Hapishanelerin fiziki yapısına bir de söz konusu sağlık hakların-
dan faydalanamama eklenince; birçok mahpus tedavi olanaklarından mahrum kalmakta
ve ne yazık ki bazıları hapishanelerde yaşamlarını yitirmektedir. Türkiye hapishane-
lerinde 457’si ağır olmak üzere 1333 hasta mahpus bulunmaktadır. Hasta mahpuslar,
hapishanelerde tedavi olanaklarından mahrum bırakılmakta; tedavilerinin hapishaneler
dışında gerçekleştirilmesi için yapılan başvurularda reddedilmektedir. Bu red kararları
sonrasında birçok hasta mahpus yaşamını yitirmektedir. Son olarak Urfa 2 Nolu T Tipi
Kapalı Ceza infaz kurumunda bulunan 64 yaşındaki hasta mahpus Emine Aslan Aydo-
ğan Urfa’da hastanede tedavi gördüğü sırada yaşamını yitirmiştir.
4. Birçok cezaevinde mahpusların çeşitli nedenlerle cezaevlerinden sevk/sürgünleri
sırasında ters kelepçe uygulaması, ring araçları içerisinde bir (1) metrekarelik kapalı
bölümlerde uzun süren yolculuklarla sevkleri yapılmaktadır. Sevk sırasında güvenlik
görevlileri ve cezaevi personellerinin sözlü ve fiziki tacizlerde bulunması, bazı mahpus-
ların kameralarla donatılan, her tarafı sünger veya benzeri bir malzeme ile kaplı “sün-
gerli oda” olarak tabir edilen odalarda keyfi bir şekilde tutulması gibi birçok uygulama,
kötü muamele ve işkence yasağının ihlali anlamına gelmektedir. Kurumlarımızın en çok
başvuru aldığı hapishanelerin başında gelen Elazığ yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz
kurumunda; mahpuslarla yapılan görüşmeler ve mahpuslardan gelen mektuplar aracılı-
ğıyla yaşanıldığı iddia edilen hak ihlalleri ile ilgili yapılan başvurular ve suç duyuruları
sonuçsuz kalmıştır. Mahpuslar Elazığ Yüksek Güvenlikli Hapishanesinde kendilerine
sistematik olarak işkence ve kötü muamelede bulunulduğunu aktarmışlardır. İhlallerin
ortadan kaldırılması amacıyla mahpusların gerçekleştirdiği girişimler sonuçsuz kalmak-
ta; mahpuslar yaşanan haksız ve hukuksuz duruma karşı kimi zaman yaşamlarını teh-
177

