Page 179 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 179

likeye sokan bir takım eylemler ortaya koymaktadırlar. Osmaniye T Tipi Kapalı Ceza
          İnfaz Kurumu ve Maraş ilinde bulunan Türkoğlu Ceza İnfaz Kurumu’nda mahpusların
          hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine karşılık açlık grevi eylemi başlattıkları bilin-
          mektedir. Yaşamlarını tehlikeye sokabilecek eylemlerden mahpusların kaçınması gerek-
          tiğini belirtmekle birlikte, mahpuslara insan onuruna aykırı muamelede bulunan perso-
          nele cezai sorumluluklarını tekrar hatırlatmak istiyoruz.

          5. Mahpuslar tarafından gönderilen ya da dışarıdan gelen mektupların Kürtçe olma-
          sı ve Kürtçe tercüman bulunmaması sebebiyle cezaevi idaresi tarafından mahpusların
          dilekçe, iletişim ve haberleşme haklarının engellendiği belirtilmiştir. AYM’nin birçok
          ihlal kararına rağmen bazı günlük yayınların sistematik ve keyfi bir şekilde mahpuslara
          verilmediği tarafımızca gözlenmiştir. AYM kararları bile bu keyfi uygulamayı engelle-
          yememiş, yargı bir kez daha yürütmenin kötü uygulamaları karşısında çaresiz kalmıştır.

          6. Birçok cezaevinde görüşe (Açık ve kapalı) gelen mahpus yakınlarının cezaevi girişle-
          rinde sürekli taciz boyutuna varan, sıkı bir şekilde ince arama olarak tabir edilen şekilde
          üstleri aranmaktadır. Bu uygulama özellikle kadın görüşçüler üzerinde uygulanmakta-
          dır. Ayrıca mahpusların açık görüşlerde aileleri ile yan yana oturmalarına izin verilme-
          diği, karşı karşıya oturtularak araya bir masanın bırakıldığı ifade edilmiştir.
          Ceza İnfaz Kurumlarında Yaşanan Hak İhlallerine İlişkin Öneriler

          1. Herkesin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkı, Anayasal güvence
          altındaki en temel haklardandır. Mahpusların tedavilerinin düzenli bir şekilde uygun
          koşullarda  yapılması  sağlanmalı;  tedavisi  yapılmayan  hasta  mahpusların  hekime  ve
          sağlık birimlerine ulaşmada hızlı ve etkin bir şekilde hareket edecek kurumsal mekaniz-
          malar oluşturulmalıdır. Bu bağlamda sağlık sorunları nedeniyle tahliye olması gereken
          mahpusların, mevzuat ya da Adli Tıp uygulamaları gibi engellere takılmadan tahliyeleri
          sağlanmalıdır.

          2. Ceza infaz memurları ve hapishane idarelerinin olumsuz ve hatta suç teşkil eden tu-
          tumlarının önüne geçmek için etkili bir denetim mekanizması oluşturulmalı; baroların
          ve diğer hak örgütlerinin de bu denetim süreçlerine aktif bir şekilde katılmaları sağlan-
          malıdır.

          3. Cezaevi personelinin mahpuslar veya ziyaretçilerine yönelik suç teşkil eden fiilleri
          nedeniyle sorumlular hakkında etkin, şeffaf ve etkili idari ve adli soruşturma yürütüle-
          rek cezasızlığın önüne geçilmelidir.

          4. Savunma hakkının etkin bir şekilde kullanılması hususu ceza hukuku açısından haya-
          ti derecede önem taşıdığından bu hakkı ihlal eden her türlü keyfi uygulamadan vazge-
          çilmelidir. Mahpusların yargı yetkisi dışındaki yüzlerce kilometre uzaklıktaki cezaevle-
          rine nakledilmeleri; hem adalete/avukata erişim ve adil yargılanma hakkı, hem de aile
          hayatına ve özel yaşama saygı ilkelerini tümüyle ortadan kaldırmaktadır.  AİHM’nin
          yakın zamanda bu uygulamayı sözleşmeye aykırı bulan kararına rağmen devam eden bu
          uygulamaya derhal son verilmelidir. Yanı sıra anadilde savunma hakkının etkin şekilde
          kullandırılması sağlanmalıdır.

                                              178
   174   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184