Page 136 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 136

ettiği barış arayışlarına acilen geri dönmelidir. Bu dönemin en önemli kazanımlarından
            biri, hiç şüphesiz Kürt Meselesinin şiddet dışı araçlarla çözümü konusunda toplumda
            yarattığı umuttur. Küllenmiş bu umudu yeniden canlandırmak için çözümün tarafları,
            Kürtlerle, yaşadığı coğrafyaya bakılmaksızın eşitlikçi ve özgürlükçü bir yöntemle bir-
            likte yaşamanın koşullarını yaratmalıdır. Silahsızlanma da dahil tüm şiddet araçlarını
            dışarıda tutan bu paradigma, yaşamın her alanını esir alan bu şiddet, kriz ve kaos halin-
            den kurtulmanın yegane yoludur. Temel amaç toplumsal barıştır. Barış, ısrarla ve inatla
            talep edilmelidir.
            Bu duygu ve düşüncelerle yeni adli yılın tüm halklarımıza adalet, eşitlik ve özgülük
            getirmesini; mesleğimizin hak ettiği itibarı yeniden kazanmasını dileriz.

            Saygılarımızla
                                    ________o0o________



            • Müzeyyen Boylu Cinayeti İle İlgili Kamuoyuna Bilgilendirme Yapıldı...

            BASINA VE KAMUOYUNA

            Değerli Basın Emekçileri

            Diyarbakır Barosu üyesi arkadaşımız Avukat Müzeyyen Boylu 19 Mayıs 2019 tarihin-
            de boşanma davası sürerken eşi Mesut Issı tarafından sokak ortasında ve çocuklarının
            gözü önünde 11 kurşun ile katledildi. Diyarbakır’da yaşanan bu olayın akabinde 26
            Mayıs’ta Merve Ünal meslektaşı polis memuru Muharrem Y. tarafından kurşunlanarak
            katledildi. Yine Diyarbakır’da 2 Haziran’da Aygül Günler eşi Recep Günler tarafından
            3 çocuğunun gözleri önünde bıçaklanarak öldürüldü. Diyarbakır’da bunlar yaşanırken
            Türkiye’nin farklı illerinden benzer öykülere sahip kadın cinayeti haberleri üst üste gel-
            meye devam etmiştir. Kamuoyunda infial yaratan Emine Bulut cinayeti ile birlikte aynı
            gün başka cinayetler de gerçekleşti. Sığınmacı statüsünde olan Emine Hac Hüseyin
            bütün kaburga kemikleri kırılarak ve kafatasından vurularak öldürüldü. Konya’da ya-
            şayan Tuba Erkol çocuklarının gözleri önünde 20 yerinden bıçaklanarak eşi tarafından
            öldürüldü.

            Fark ettiniz mi öyküler birbirine ne kadar da benziyor? Yöntemler ne kadar aynı ? Ve
            zamanlama ne kadar manidar?!

            Aslında hiçbir kadın cinayeti tekil veya münferit bir olay değildir. Katledilen kadınların
            öykülerinin benzerliği de tesadüf değildir. Tamamı erkeklerin kadınlar üzerinde baskı
            ve denetim kurma isteğinin sonucudur. Aslında bu cinayetler silsilesinin tamamı birbiri-
            ni besliyor. Tablonun bütününe bakıldığı zaman Türkiye’de kadın cinayetlerinin büyük
            çoğunluğu boşanmak ve ayrılmak isteyen kadınlara karşı, kocaları-partnerleri veya eski
            kocaları tarafından işlenmektedir. Bu cinayetlerin en önemli kaynağı kültürel kodlar-
            dır. Çünkü bu kültürel kodlar nedeniyle yasal olarak tanınan kadının insan hakları, yok
            sayılmaktadır. Maalesef kadınlar hala eşit ve özgür birey olarak kabul edilmemektedir.

                                                 135
   131   132   133   134   135   136   137   138   139   140   141