Page 135 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 135
ya, ulusal ve uluslararası mevzuata aykırı şekilde, OHAL döneminde çıkarılan bir KHK
hükmüne dayanılarak tesis edilen bu işlem geri alınmalı, seçilmiş belediye başkanları
derhal görevlerine iade edilmelidir.
Değinmeden geçemeyeceğimiz bir diğer konu ise barışçıl toplantı ve gösteri hakkına
karşı güvenlik güçlerinin takındığı gereksiz, keyfi ve aşırı güç kullanımıdır. Sokaklar,
valilerin ve diğer mülki idare amirlerinin hukuka aykırı kararlarıyla tüm muhalefete
yasaklanmıştır. Barışçıl gösteri ve yürüyüşlere katılanlar; örgüt üyeliği, örgüt propa-
gandası ve toplantı gösteri yasasına muhalefet ile suçlanmakta ve cezalandırılmaktadır.
Güvenlik güçleri göstericilere karşı işkenceye varan orantısız ve keyfi güç kullanmakta,
bu yollara başvuran görevliler, devletin cezasızlık politikasının bir sonucu olarak so-
ruşturulmamaktadır. Bu yargı bağışıklığı her geçen gün artar bir şekilde topluma daha
fazla şiddet olarak geri dönmektedir. Bu nedenle barışçıl gösteri ve yürüyüşler önündeki
yasal ve fiili engeller ortadan kaldırılmalı, aşırı ve keyfi güç kullanan güvenlik güçleri
hakkında, etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmelidir.
Değerli Basın Emekçileri,
Hiç şüphesiz yukarıdaki ağır tablonun en başat sebeplerinden birisi, Kürt Meselesindeki
şiddet sarmalı ve çözümsüzlük politikasıdır. Kürt Meselesinde salt güvenlikçi yaklaşım-
lar, Kürt Diline karşı tahammülsüzlük ve asimilasyon çabaları, cezasızlık politikaları,
kayyum atamaları, tutuklu siyasetçiler, gazeteciler, STK temsilcileri sorunu, medya ve
ifade özgürlüğüne yönelik ağır kısıtlamalar, işlerinden edilen ya da güvenlik soruştur-
maları sonucunda kamu hizmetine alınmayan binlerce kişi, nefret söylemleri ve ayrı-
cılık politikaları halklarımızın bir arada barış içinde yaşama idealini tehdit etmektedir.
Türkiye, geçmişte denediği, başarıya ulaşmasa da önemli birikim ve kazanımlar elde
134

