Page 159 - Diyarbakır Barosu Başkanlığı Yeni Anayasa Arayışları Konferansı 3-4 Nisan 2015
P. 159

DiYAR8AKüR  BARosU BAŞKANuĞü


               açlsrndan  hem de Kiirtler  açlsından  hangi kriterler  hangi  metotlarla  bu
               güven  ortamlnln  giderilmesi  yönünde  çaba  sarfetmemiz  lazım?

               Av. Tıhir ELÇl:  Evet. tamam.  Sorulann  (amamını  aIallm.  böyle  bu yön-
               tem daha iyi olur.

               Prof.  Ahmet  İNSEL:  Evet  lütfen.

               Av, Tohir ELÇİ:  Düa iyi olur.  Evet  Hocam.  Ben  hem  öğretmenlele
               hem  avukatlara Hocam diyorum.  Çünkii  "Hocam"  b€nim  için büyük  biı
               mertebe. Onun  için  Hocam diyorum. Kusura  bakrnayln.

               Evet mikofonu  alın kayütlara  geçsin.  Çünkii  bu  çalışmayı  kiıaplaştıraca,
               ğız.   Yayın haline getireceğiz.  Büyük bir ihtimalle,  onun  için isminizi  de
               söyleyin  kayıtlara  geçsin.

               Doğan  Özçelik  Hocam,  bııyurun.

               Av. Doğan  ÖZÇELİK:Şimdi  her iki değerli  Hocama  soru yöne]tmek  is-
               tiyofum.  Ancak  soru  yöneltmeden  önce  kısa bir açtklama  yapmak  istiyo-
               rum,

               Şimdi  hocalarımız  gerçeklen  de özcllikle  Rıza Bey  Rıza Hocamız.  işte
               farkl,Iık  ve eşitlik  arasındaki  ilişkiye lurgu  yaptl.  Çok  önemli  bir !ur-
               guydu,  Yine  sayın  Ahmet  Hocamlzda  yani tarihi  gelişim   şeklinde  bir de-
               ğerlendirme  yaptı.  Ancak  ben  şunu  merak ediyonm;  l876'dan  bu  yana
               anayasa tarihimiz  incelendiğinde  ve özellikle  de biz de tabi ki buıjuvazi-
               nin siyaset  sahncsine  oldukça  gcç  çıkmasıyla  birlikte  l9o8'lerden  sonra
               bunu alırsak, bahlı anlamda bir burjuva  demokratik  devrim haİeketinin
               olmadlğı  ve dolaylslyla  iktidarın  sürekli  Kema]ist  ikidardan  iıibaren  itti-
               hat ve Terakki'nin  devamından  itibaren  alırsak.  sürekli  çalıştlan   daha
               doğrusu  komprador işbirlikçi  burjuvaziyle  daha  pre-kapitalist.  f'eodal  üre-
               tim ilişkilerini  de teınsil  eden  topfak  ağlarıyla  ve a)mca yine bun]arla bir-
               likte iktidafl  paylaşan  askeri ve sivil biirokasiden  meydana  gelen bir
               zümrenin  egemenliği  söz  konusuduf  .

               Her ne kadar  l946'lardan  soffa  çok  panili  hayata  geçildiği  söyleniyorsa
               da bu  çok  parlili hayala  gcçişlğ  yinğ bğnim  yani kavradığlm  kadar  kanaa
               timce bat|lı  anlamda  bir  çok  partili  hayata  geçmiş  değildir,  Burada  cum-
               huriy€ü  Halk  Panisi içcrisindeki  bir muhalif  kanadın,  özellikle  batılı  an-
               lamda  devlet  kapitalizmi  yerine,  özel  teşebbüs  mü, devlet  kapitalizmi  mi
               egemen  olsun,  diye  yani  Cumhuriyet  Halk  Partisi  içerisinde Celal BA-
               YAR']arün  öncüliik  ettiği  böyle biİ ekol olduğunu  varsaytyoruz.



                                                                             l5]
   154   155   156   157   158   159   160   161   162   163   164