Page 110 - Diyarbakır Barosu Başkanlığı 6352 02.07.2012 Tarihli Kanun Ve 6103 Sayılı 14.01.2011 Tarihli Kanun İle İcra Ve İflas Kanunu'nda Yapılan Değişiklikler Getirilen Yenilikler Ve Bu Konulara İlişkin Son İçtihatlar
P. 110

Not  Uyuşmazlık  Mahkemesinin  ise aksi doğrultuda  İçtihatıan  oırnuş
           olup,  UJn§mazltk  Mahkemesi  bu hlr uyuşmazlüann  yine  lcra  mahkeme-
           lerinde  çözritnıenmesi   gerekeceğini  belirtniştir.(Blğız:  UM(UFışnıaztık
           Mal*emesi)  11.03.2013  T. E: 20L2  |82, Kl32|)
                                          /
               ,...,, Katma  Değer Vergisi  Kanunu'nun  1/3-d  maddesine  görej  müza-
           yede  ma-hallerinde  yapılan  satışlar  katma  değer Vergisine  tabidir.  Bura-
           da satllan  malın  ait olduğu  kişinin  KDV  mükellefi  olup olmamasınün  bir
           önemi  bulunmamaktadır,  }(anun koyucu  tarafından  bu  yerlerd€ki  satış,
           lar özel olarak KDV ye  tabi tutulmuştur,  KDV  Kanunun  40, maddesin€
           4108  sayılı Kanunla eklenen  (5) numaralı fikra ile Kanunun
           17.madd€sinin  1. fıkrastnda  sayılan  kurum  ve kuruluşlara,  sadece vergi,
           ye tabi işlemlerin  bulunduğu  dönem]er  için beyan-name  verdirme,  be-
           yanname yerine kaim  olmak  üzere  işleme  esas belg€leri  kabul  etme, bu
           mükelleflere  aitVerBinin  beyan  ve ödeme  zamanı ile tahsiline  ilişkin  usul
           ve esaslarl  belirleme  konusunda  MaIiye  Bakanhgrna yetki  verilmiş  bu
           lunmakadır,  söz konusu  yetki  çerçev€sinde  Kanunun  1/3-d  maddesi
           uya-nnca  müzayede  yoluyla  satış  yapan  icra daire]erinin,  bu satışlarüyla
           ilgili  KDv'nin  beyan v€  ödenmesi  i]e ilgili işlemleri,  KDv genel  tebliğle-
           rinde  yer  alan açıklamalara  uygun  yürütülür,  Bu bağlamda  48 seri nolu
           KDV  genel  tebliğinin  (D)  bölümünde,  icra  yoluyla  yapılan  satışlarda  Ver_
           ginin  mükelle6nin  satışı gerçek]eştiren  icra daireleİi  olduğu  düzenleme-
           si yer  almaktadır.
               488 sayllü  Damga Ver8isi Kanununun  3'üncü maddesinin  birinci fik-
           rasında;  damga Vergisinin  mükellefinin  kağıtları  imza  edenler olduğu;
           resmi  daireler]e  kişiler  araslndaki  işlemlere  ait kağüdann  damga Vergisi-
           nin kişilerce  ödeneceği  açlklandıktan  sonra,  8'inci maddesinde  bu Ka-
           nunda  yaz|lI  resmi daireden  maksadın,  genel  Ve kaEna  bütçeli  daire  ve
           idarelerle,  il özel idareleri,  belediyeler  ve köyler olduğu  vurgulanmıştlr,
           Bu Kanuna  ek]i, damga ver8isinden  istisna edilen k^ğıtlara  ilişkin  (2) sa
           yllı tablonun  kurumlarla  il8ili kağıtlan  düzenleyen  V inci flkraslnda,  bazt
           resmi kurumlara  Vergi  muafiyeti  tanlnmasl  da, yukarlda  yer alan  488
           sayılı Damga  Vergisi  Kanunu'nü.ın  3'üncü maddesi uya-rınca  resmi  daire-
           lerin de damga vergisi  mükellefi  olduğunu  gdstermektedir.  Aynı kanu-
           nun, "resmi dairelerin  mecburiyeti"  başlığını  tabyan 26. maddesinde  ise;
           "resmi  dairelerin  ilgili memurları,  kendilerine ibraz  edilen  kağltların
           damga vergisini  aramaya  v€  vergisi  hiç ödenm€miş  veya noksan  öden,
           miş olanları bir futanak]a  tespit  etmeye  ve bunlartı]  tutanağınl  düzenle-
           mek  üzere  vergi dairesine  göndeİmeye  mecburdurlar"'  düzenlemesine
           y€rverilmiştir,

               Buna  8öre  icra  müdürlüğünce,  KDV ve damga  vergisinin  tarh Ve ta-
           hak-kuk  işlemleri,  anülan  ver8ilerin  müketl€fi  sıfatı  ile yapılmakta  olup,
           bu işlemlerden  doğan ihtiiafların  çözüm   yeri  d€  Vergi mahkemeleridir.




           1l0
   105   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115