Page 143 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 143
ibretlik uygulamaların en güncel hali hiç şüphesiz Demirtaş’a karşı uygulanan keyfi
ve hukuk dışı uygulamalardır. Sayın Demirtaş, üç yıla yakın süredir tutuklu olduğu ve
daha sonra tahliye edildiği dosyada yargılama konusu “6-8 Ekim olayları” nedeniyle
suçlanmıştır. Ancak ceza yargılamasında mükerrer yargılama yasağına rağmen herkesin
gözleri önünde, bir mahkeme tarafından yasadışı bir şekilde Demirtaş hakkında “6-8
Ekim olayları” nedeniyle bir kez daha tutuklama kararı verilmiştir. Silah bir hâkimin
eline verilmiş ve bir kez daha hukuk taammüden öldürülmüştür.
Neredeyse tüm dünya kamuoyunun gündeminde olan bu kadar önemli bir davada, dün-
ya kamuoyunun tanıklığında yapılan bu hukuksuzluk bir kez daha göstermiştir ki bu
ülkede artık hiç kimsenin hukuk güvenliği kalmamıştır.
Yeter Artık!
Hukuk diye halklarımıza yutturmaya çalıştığınız hegemonik, ayrımcı uygulamaları bi-
liyoruz ve kabul etmiyoruz. Devletin emellerine alet ettiğiniz, eğip büktüğünüz, kişiye
göre değişerek uygulanan kararların da hukuki olmadığını biliyoruz. Halkın seçilmiş
vekilini muhalif görüşlerinden dolayı cezaevinde tutmak için yaptığınız hukuk dışı ka-
rarlar Ve uygulamalarla hukuk devletinin son kırıntılarını da yok ederek, demokrasiye
bir kez daha siyasi bir darbe girişiminde bulunup, suç işlediniz.
Mesele artık Demirtaş meselesi olmaktan çıkmıştır. Ülkede; artık fikri ne olursa olsun,
iktidara mesafesi ne düzede olursa olsun herkes tehdit altındadır. Çünkü pandoranın
kutusu açılmış, devletin şiddet kullanma ve hapsetme tekelinin kapsamını ve sınırlarını
belirleyen hukuk artık ortadan kaldırılmıştır. Zincirlerinden boşalan bir şiddet ve key-
filik tehdidi ile karşı karşıyayız. Bir kez daha hükümeti ve yargı mercilerini ulusal ve
uluslararası hukuka uymaya çağırıyor, Selahattin Demirtaş’ın özgürlüğünü teslim edin
diyoruz. Tüm hukukçuları ve hukuk örgütlerinin sorumluluklarını hatırlatıyor ve onları
göreve çağırıyoruz. Hukuku ve mesleğimizi bu tür siyasi müdahalelere alet eden savcı
ve hâkimlerin kararlarını kabul etmemeye, devletin haksız ve hukuksuzluğuna karşı
çıkmaya çağırıyoruz.
Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu
________o0o________
• 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü...
Bugün 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü. Aslında, geldiğimiz noktaya bakıldığında bu
günün daha çok hayvanları insanlardan koruma günü olarak anılması gerektiği ortada-
dır. Nitekim hayvanlar halen sayısız eziyetlere maruz kalmakta, öldürülmekte, tarifsiz
acılar çekmektedir.
Ülkemizde ise hayvanların korunması/hayvan haklarına dair en büyük eksiklerin başın-
da hayvan haklarını tesis edecek yeterli ve etkili bir mevzuatın bulunmaması ile beraber
hayvan haklarına dair sosyal bilincin son derece zayıf olmasıdır. Bu iki husus çözülme-
den yapılacak her şey eksik ve yetersiz olacaktır.
142

