Page 144 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 144
Bugün hayvanların uğradıkları haksızlıklar saymakla bitmeyecek kadar çokken, bir
avuç hak savunucusu ve hayvansever dışında toplumda herhangi bir itiraz yükselme-
mekte, sosyal medyada infial uyandıran tekil vakalar dışında hayvanların uğradıkları
tüm haksızlıklar, çektikleri acı ve eziyetler sessiz çığlıklarında yok olmaktadır.
Daha özele inildiğinde, Türkiye’nin hayvan hakları konusunda (resmi/sivil) karnesinin
oldukça kötü olduğu, hayvanların uğradıkları haksızlığın “Anadolu’da insanlar tarihten
beri hayvanları sevmişler ve korumuşlar” ön kabulü ile örtülemeyecek kadar derin oldu-
ğu yüzleşilmesi gereken bir gerçektir. Bu gerçekle yüzleşilmeden ise müspet bir mesafe
kat edilemeyeceği bilinmelidir.
Öncelikle yakın zamanda gündem olmasından da hatırlanacağı üzere FAYTON mesele-
si acilen çözülmelidir. Başta İstanbul olmak üzere faytonun kullanıldığı tüm şehirlerde
belediyeler diğer siyasi makamlar ortak irade geliştirip fayton faciasına tamamen son
vermeli, “nostalji” bahanesine sığınarak bu eziyeti devam ettirmekten vazgeçmelidir.
BARINAK meselesi ülke genelinde bir standarda kavuşturulmalı, barınaklar yalnızca
tedavi ve rehabilitasyon merkezleri olarak kullanılmalı, belediyeler atıl personellerini
barınaklara yerleştirmekten vazgeçip bilinçli ve nitelikli personeller istihdam etmeli,
barınaklar yeterli tıbbi imkanlara kavuşturulup vaka yerinde acil müdahale yapabilecek
nitelikte 7 gün 24 saat ambulans hizmeti sunulmalıdır.
Diğer taraftan barınakların hayvanların sokaktan toplatılıp hapsedildikleri yer olduğu
algısı yok edilmeli, hayvanların en az insanlar kadar sokağın sahibi oldukları kabul
edilmeli, bu anlayışı besleyecek sosyal ve pedagojik çalışmalar ilgili tüm kurumlar ta-
rafından önemle projelendirilip hayata geçirilmelidir.
Hayvanlar sağlık güvencesine kavuşturulmalı, özellikle muhtelif kazalarda zarar gören
hayvanların özel kliniklerde de ücretsiz veya ücretin bir kısmı devlet tarafından karşıla-
143

