Uygulamamızı İndirin

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.

Hemen İndir
Herkes İçin Her Koşulda Hukuk ve Demokrasi

03.01.2024

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi'nin milletvekili Av Can Atalay’a ilişkin 21.12.2023 tarihli ikinci ihlal kararının; "juristokratik bir karar olduğunu, Anayasa’nın 153/6. maddesi kapsamında uygulanabilecek bir kararın olmadığını ve hukuki değerinin bulunmadığını” belirtilerek uyulmamasına karar vermiştir.

Demokratik hukuk devletlerinde, her kurumun yetki ve sorumlulukları evrensel standartlarla belirlenmiştir. Bu standartlar, demokrasi ve özgürlüklerin teminatıdır. İnsan haklarının hukuk yoluyla korunması için, hukukun üstünlüğü ilkesinin gerçekleşmesi elzemdir. Türkiye’deki yargı, hukukun üstünlüğü ilkesini gerçekleştirmekten uzak bir konumda olduğunu bir kez daha göstermiştir. 

Anayasa Mahkemesi kararlarında vurgulandığı üzere, *Anayasa'nın 153. maddesinin son fıkrasında Anayasa Mahkemesi kararlarına uyma ve bu kararları değiştirmeksizin yerine getirme hususunda yargı dâhil hiçbir kuruma herhangi bir takdir yetkisi tanınmamış veya bu konuda bir istisnaya da yer verilmemiştir.*

Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı sonrasında yargı merciilerince Anayasa ve kanunlara aykırı olarak ihlalin giderilmesine aykırı karar verildiği ve temel hak ve hürriyetleri ihlal edici uygulamaya devam edildiği görülmektedir. Yargıtay 3. Ceza Dairesince ihlal kararının gereğinin anayasal zorunluluğa karşın yerine getirilmemesi, hukuk devleti ilkesine telafisi imkansız bir zarar vermiştir. 

Hukuk devleti; yasama, yürütme ve yargı organlarının Anayasa ile bağlı olduğu devlettir. *Bağımsız ve tarafsız yargının olmadığı, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının tanınmadığı, hukuka saygının olmadığı bir ülkede hukuk devleti ya da demokrasiden söz edilemez.*

Hukuki güvenlik hakkının geri dönülmez biçimde zedelenmemesi adına, Can ATALAY hakkında derhal yeniden yargılama, yasama dokonulmazlığı kapsamında durma ve tahliye kararı verilmelidir.