Uygulamamızı İndirin

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.

Hemen İndir
Diyarbakır Barosundan  Adalet Bakanlığına, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğüne, Barolara, TBMM’de grubu bulunan siyasi partilere çağrı; zaman geçirmeden Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevine gidin, bizim Avukat görüş odasında tanık olduğumuz işkenceye tanıklık edin

09.08.2019

BASINA ve KAMUOYUNA

Elazığ Cezaevi kampüsü içerisinde bulunan cezaevlerine ilişkin olarak Baromuza bitmek tükenmek bilmeyen hak ihlali başvuruları yapılmaktadır. Son olarak hafta başında cezaevi komisyonumuzu arayan bazı mahpus yakınları, hapishanede bulunan yakınlarının  işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını  belirterek yardım talebinde bulunmuşlardır. Bunun üzerine Baro Başkanımız ve Özgürlük İçin Hukukçular Eşbaşkanı ile cezaevi komisyonumuzdan bir grup avukat ile Elazığ Cezaevi Kampüsünde bulunan 1 ve 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevleri ile Kadın Cezaevinde bazı mahpuslar ziyaret edilmiştir.

8 Ağustos 2019 tarihinde Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevinde meslektaşlarım ile birlikte bir grup mahpus ile görüşülmüştür. Görüşülen bazı mahpuslar, 4 Ağustos 2019 günü odalarına giren infaz koruma memurları tarafından işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Mahpuslar, vücutlarında işkenceye bağlı yoğun ekimozlar, şişlikler olduğunu belirtmelerinin yanı sıra mahpuslardan M.K. ve A.D.’nin avukat görüşme odasında üstünü çıkararak meslektaşımıza darp ve cebir izlerini göstermiştir. Adı geçen mahpusların vücutlarının muhtelif yerlerinde ekimozlar ve şişlikler tespit edilmiştir.   

Görüşülen mahpuslar odalar arasında konuştukları için infaz koruma memurlarının odalarına girerek kendilerine saldırdıklarını belirtmişlerdir. Aynı şekilde B1, B2, B3, B4, B5, B6, B7, B8, C61, C62, C63, C64, C65, C66, C67, C68 ve C69 numaralı odalarda bulunan mahpusların da işkenceye maruz kaldığını belirtmişlerdir. Bu iddialar doğruysa yaklaşık 50 mahpusun işkenceye uğradığı anlamına gelmektedir. Bir mahpus ise cezaevinde ki ağır insan hakları ihlallerini protesto etmek amacıyla avukat görüşüne gelmesine rağmen, avukatın sorularını yazılı olarak cevaplamıştır.      

İddialara ilişkin olarak cezaevi müdürü ile görüşme isteğimiz, müdürün izinde olduğu için gerekçesiyle gerçekleşmemiştir. İkinci müdür ise tüm ısrarlarımıza rağmen görüşme talebimizi kabul etmemiştir.

Konuyla alakalı olarak Elazığ Cumhuriyet Başsavcı Vekili ile görüşülmüş, işkence iddiaları kendisine iletilmiştir. Görüşmede, Başsavcılık işkence iddialarıyla ilgili olarak gerekli yasal işlemleri yapacaklarını belirtmiştir.   

Mahpusların iddialarına ilişkin olarak Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak suç duyurusunda bulunulmuş, işkenceye gördüğünü iddia eden mahpusların derhal adli tıp kurumuna ya da bir sağlık kuruluşuna sevklerinin yapılması talep edilmiştir.

Mahpuslar, gerek bu olayda gerekse de başka meselelerde savcılıklara ve yetkililere yazdıkları dilekçelerin ilgililerine iletilmediğini ya da geç iletildiğini belirtmişlerdir. Cezaevinde tam bir kapalı devre sistem kurulduğunu, şikayet ve taleplerini yetkililere duyuramadıklarını, gelen yetkilerin ise üstünkörü bir inceleme yaparak ayrıldıklarını belirtmişlerdir. Yetkililerin bu kayıtsız tutumu cezaevindeki hak ihlallerinin artmasına neden olmuştur.

Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevideki işkence ve kötü muamele iddialarının etkin şekilde soruşturulmasını talep ediyoruz. Bu durumu Adalet Bakanlığına da bildireceğiz, etkin ve adil bir soruşturma için olay tarihinde görevde bulunan idarecilerin ve olaya katıldığından şüphelenilen personelin derhal açığa alınmasını talep edeceğiz. Adli ve idari makamların, görüştüğümüz iki mahpusun vücudundaki tüyler ürperten işkence izlerini önce tespit etmesini; ardından da bu suçu kimlerin işlediğini tespit ederek failleri derhal yargı önüne çıkarmaya  davet ediyoruz.  Adli tatil ve önümüzdeki bir haftalık sürenin bayram tatili olması bahanesinin ardına saklanıp, işkence izlerinin kaybolması beklenirse işkence suçuna ortak olacaklarını, delilleri karartacaklarını ve suç işleyeceklerini de burada duyurmak istiyoruz.

İşkence, insanlığa karşı suçtur. İşkence yapanlar kadar bu suça göz yumanlar, etkin bir şekilde soruşturmayanlar da bu suçun ortağı olacaklardır. Diyarbakır Barosu olarak bu suçu işleyenlerin ortaya çıkarılması için elimizden gelen her türlü çabayı sarfedeceğiz. Bununla birlikte tüm insan hakları örgütlerini, Adalet Bakanlığını, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünü, Baroları, TBMM’de grubu bulunan siyasi partileri bu insanlığa karşı suç karşısında duyarlılığa davet ediyoruz. Zaman geçirmeden Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevine gidin, mahpusları ziyaret edin ve işkenceye tanıklık edin.

Diyarbakır Barosu