Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.
- Baromuz
- Merkezler & Komisyonlar
- Komisyonlar
- Merkezler
- Raporlar
- Duyurular
- Yayınlar
- Baro Bültenleri
- Diğer
- İletişim
12.03.2022
Egemenlerin yazdığı tarihte kimliksizleştirilen, adı silinen, yok sayılan bütün kadınlar adına; eşit, özgür ve adil bir dünya hayali ile başlayan bu mücadelede, söz söyleme sırasının bizde olduğunun bilinciyle emek emek dokuduğumuz fanjin’in ikinci sayısında buluşmuş olmanın coşkusunu yaşıyoruz.
“YAZIYORUZ”
“Kadının varlığına katlanamayan zihniyet elbette onun yazmasına, okuma- sına, düşünmesine de karşıdır,” der Virginia Woolf. Kadının içine hapsedildiği ‘özel alan’da görünmez kılınması, varlığının ancak bir erkeğin varlığıyla tanımlanmasına karşı; her deneyimin kıymetli olduğunu bile- rek ve ortak bir hafıza oluşturmak için tarihe not düşüyoruz.
“SUSMUYORUZ”
Yüzyıllardır süren mücadelelerin sonunda bugün artık tereddütsüz bir şekilde diyebiliriz ki susmadık, susmuyoruz, susmayacağız. Kendimize ait odalar inşa ettiğimiz gibi kendimize ait yayınlar dokumaya devam edecek, meydanları geri alacağız.
“VAZGEÇMİYORUZ”
Nafaka tartışmalarının yaşandığı, kadına yönelik şiddetin arttığı, yoksulluğun kadınlar ve çocuklar tarafından çok daha ağır yaşandığı bu dönemde; nafaka hakkımızdan, şiddetsiz, herkesin eşit olduğu bir dünya hayalinden ve bu hayal için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz.
Leyla Bedirxan’dan Rosa Luxemburg’a,
Fatma Mernissi’den Bell Hooks’a,
Leyla Erbil’den Şirin Tekeli’ye,
Mary Wollstonecraft’tan Zehra Sameh’e ve adını sayamadığımız
nice kadınla birlikte yürüyoruz özgürlük yolunu.
8 Mart’ın bizi bir araya getiren ve yalnız olmadığımızı hissettiren bu coşkusuna ortak olmak adına hazırladığımız sayıdan keyif almanız, okudukça yalnız olmadığınızı hissetmeniz dileğiyle...
“Gün bizim güneş bizim, göğsümüzde ateş bizim
El ele olduğumuz o gün gülmek bizim”
Umudun nefesi eşliğinde; eşit, özgür ve adil bir dünya için;
“Yaşasın Kadınlar, Yaşasın 8 Mart!”
Fanjin'e ulaşmak için TIKLAYINIZ