Baro Başkanımızın Katledilişinin 90. Gününde Başkanımızı Saygıyla Anıyoruz...

26.02.2016

Baro Başkanımızın Katledilişinin 90. Gününde

Başkanımızı Saygıyla Anıyoruz...

Baro Başkanımız Tahir ELÇİ’nin katledilişinin 90. Gününde Adliye Sarayı önünde her hafta yapılması kararlaştırılan anma etkinliği bugün de meslektaşlarımızın katılımıyla yapıldı.

Etkinlikte konuşan Baro Yönetim Kurulu Üyesi Av. Cihan İPEK şunları söyledi.

Değerli arkadaşlar, hoş geldiniz.

Bugün Baro Başkanımız Tahir ELÇİ'nin katledilişinin 90. gününü protesto etmek amacıyla her hafta olduğu gibi toplanmış bulunmaktayız. Tahir Elçi'nin katledilişini üzerinden üç ay geçmesine rağmen herhangi bir ilerleme söz konusu değil, herhangi bir fail yakalanmamıştır. Başkanımızın katilleri ve katillerin arkasındaki karanlık güçlerin kimler olduğu yönünde henüz herhangi bir somut bilgi söz konusu değil ama kamuoyunun vicdanlarında bu olayın nasıl olduğu ve başkanımızın nasıl bir insan olduğu yönündeki bilgi herkesin malumudur. Biz geçen protesto eylemimizde de söylemiştik. Diyarbakır Barosu olarak Türkiye'deki yargının bir onur meselesi olarak bu cinayetin aydınlatılması olarak görüyoruz. Türkiye'deki bu cinayetin arkasındaki katilleri ve onların destekleyicileri olan güçleri ortaya çıkarmadığı sürece buradaki görevini yerine getirmemiş olur ve bu leke Türk yargısının üzerinden tamamen kalkmamış olur. Biz bütün umudumuzu koruyarak bu cinayetin aydınlanmasını arzu ediyoruz ancak gittikçe sabrımız da azalıyor. 1100 üyesi olan Baromuz bugüne kadar metanet ve sabırla bu olayın aydınlatılması ve cinayetin hemen işlendikten sonra Adalet Bakanı'nın bütün mahiyetiyle Baromuza gelerek taziye mesajlarını sunduktan sonra bize vermiş olduğu sözleri tutmasını bekliyoruz. Biz o zaman da kendilerine cinayetin nasıl işlendiğini tüm detaylarıyla izah ettik ve bazı kuşkularımızı söyledik. Bütün bu kuşkularımızın haklı olduğunu, makul ve mantıklı bir cevabının olması gerektiğini Sayın Bakan bizzat söyledi. Ancak bugüne kadar o sorularımızın hiçbirine sağlıklı bir yanıt vermiş değildir. Soruşturma dosyası yürütülüyor deniyor ama bütün sorular aynı şekilde duruyor. Bunun bir gerekçesi de Diyarbakır Sur'daki sokağa çıkma yasağı olarak gösteriliyor ve oradaki çatışmalı durumun engel olduğu gösteriliyor. Ancak biz biliyoruz ki cinayetin meydana geldiği ortamda güvenlik güçleri sürekli orda bulunuyor ve bütün araç ve teçhizatlarıyla istendiği zaman rahatlıkla bir savcının gidip keşif yapabileceğini, kalmışsa bir delil toplanabileceğini biliyor ve buna inanıyoruz ama ne yazık ki bu yönde herhangi bir açıklama yapılmamıştır. 

Ayrıca kentimizle ilgili olarak bugüne kadar bombasız ve patlamasız geçen bir gün dahi olmamıştır. Basından da takip ediyorsunuz Sur içinde mahsur kalan 150 belki 200 kişi olduğu söyleniyor. Bunların resimleri de basında yer aldı. Aralarında çocuk, kadın ve yaşlılar var. Sivil toplum örgütlerinin Valilikle yapmış olduğu görüşmelerde bunların çıkması için bir insani koridor oluşturulması söylendi ancak bugüne kadar bu yönde bir adım da atılmış değil. Bütün bunlar bizleri kaygılandırıyor. Biz Baro olarak hukuktan, adaletten ve inasn haklarında olan umudumuzu yitirmek istemiyoruz. Bir ana önce bu olayların durmasını ve bir insani koridorun açılmasını talep ediyor, özellikle de cinayetle ilgili olarak en kısa zamanda bir aydınlatılmanın, sonucun bizimle paylaşılmasını talep ediyor ve sizlere de çok teşekkür ediyoruz.