Baro Başkanımızın Katledilişinin 202. Gününde Başkanımızı Saygıyla Anıyoruz...

17.06.2016

Baro Başkanımızın Katledilişinin 202. Gününde Başkanımızı Saygıyla Anıyoruz...

Baro Başkanımız Tahir ELÇİ’nin katledilişinin 202. Gününde Adliye Sarayı önünde her hafta yapılması kararlaştırılan anma etkinliği bugün de meslektaşlarımızın katılımıyla yapıldı.

Etkinlikte konuşan Baro Yönetim Kurulu Üyesi Av. Cihan İPEK ve Baromuz Üyesi aynı zamanda Halkların Demokratik Partisi Milletvekili Av. Meral Danış BEŞTAŞ şunları söyledi.

Av. Cihan İPEK;

Değerli basın mensubu arkadaşlar bizi yalnız bırakmadığınız için hepinize teşekkür ederim.

Bugün yine değerli Baro Başkanımız Tahir ELÇİ'yi anmak ve soruşturma dosyasında görevli olup görevlerinin yerine getirmeyenlere görevlerini hatırlatmak ve bu cinayeti protesto etmek için Diyarbakır adliyesi önündeyiz.

Cinayetin üzerinden 29 hafta geçti. Değil 29 hafta, 1029 hafta da geçse biz bu cinayet aydınlanmayıncaya kadar bu cinayeti ve sorumluları lanetleyeceğiz ve protestolarımıza devam edeceğiz. Soruşturma dosyasıyla ilgili herhangi bir gelişme yok. Bazı laboratuarlardan birtakım sonuçların beklendiği söyleniyor. Onlarda da bir yavaşlama söz konusu ve etkin bir soruşturma yürütülmediği anlaşılıyor.

Yetkililere soruşturma dosyasıyla ilgili birçok soru ilettik ancak kendileri bu sorularımızın tek birine bile bir cevap vermediler. Olayı soğutma ve üstünü örtme gibi bir niyetin olduğu görülmektedir. Yetkilileri daha önce de yaptığımız gibi görevlerini yapmaya, üzerlerine düşeni yapmaya davet ediyoruz. Konuyla ilgili düşüncelerini iletmek üzere aramızda bulunan milletvekili arkadaşımız Av. Meral Danış BEŞTAŞ'a sözü vermek istiyorum.

Av. Meral Danış BEŞTAŞ;

Değerli basın mensupları ve meslektaşlarımız, 29. haftada yine meslektaşımız, arkadaşımız sevgili Tahir ELÇİ'nin katili bulunmadı. Biz yine burdayız ve katilin, faillerin korunduğunu anlatıyoruz. Gerçekten Tahir ELÇİ'nin katli, aramızdan ayrılışı şu anda Türkiye'de devam eden karanlık günlerin başlangıçlarından birini oluşturuyor. Aynen sokağa çıkma yasaklarında olduğu gibi Cizre^de bodrumlarda insanların diri diri yakıldığı, Nusaybin'de havadan bombardımanla bir şehrin yok edilmesi gibi sevgili Tahir ELÇİ'nin şahsında barış umudu, barış savunusu, demokrasi ve özgürlük çağrıları yok edilmek istendi. İlk günden bu yana bütün Türkiye'nin bildiği gibi, bütün dünyanın bildiği gibi ve bizlerin de yakından bilip izlediği gibi Tahir ELÇİ kameraların önünde öldürüldü. Eğer isterlerse değil 24 saat, 1 saatte bile şüphelileri ortaya çıkarabilirler. Failleri bulup cinayeti aydınlatmak için değil, failleri korumaya yönelik bir çalışma yapılıyor. Tıpkı Roboski'de, Suruç ve Ankara'da olduğu gibi. Bunlar failleri ortaya çıkarma soruşturmaları değil, onları koruma soruşturmalarıdır.

Doksanlı yılları lanetleyen saray ve iktidar, o yılları aratır bir süreç yaşatıyorlar ve ülkeyi adım adım karanlığa sürüklüyorlar.

Şunu söylemek istiyorum biz katillerin kim olduğunu biliyoruz ve kimler tarafından korunduklarını da biliyoruz. Tahir'in üzerinden barışı katletmek istediler ancak buna izin vermeyeceğiz. Bu topraklara barış gelmesi için mücadelemize devam edeceğiz. Hepinize teşekkür ediyorum.