Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.
- Baromuz
- Merkezler & Komisyonlar
- Komisyonlar
- Merkezler
- Raporlar
- Duyurular
- Yayınlar
- Baro Bültenleri
- Diğer
- İletişim
15.11.2019
Baro Başkanımız Tahir ELÇİ’nin katledilişinin 202. haftası anma etkinliği bugün de meslektaşlarımızın katılımıyla yapıldı. Etkinlikte konuşan Baro Saymanımız Av. Muhlis OĞURGÜL şunları söyledi;
Değerli Basın Emekçileri ve Baromuzun Kıymetli Üyeleri;
Baro Başkanımız Tahir ELÇİ’nin katledilmesinin üzerinden tam 202 hafta geçmesine rağmen faillerinin tespit edilip cezalandırılması için yürütülen soruşturma kapsamında bir ilerlemenin olmadığını; soruşturma savcılığının herhangi bir çabasının dahi bulunmadığını, baromuzun çabalarıyla hazırlanılan bilirkişi raporunda geçen kuvvetle muhtemel şüphelilerin isimlerinin dosyada bulunmasına rağmen şüpheli sıfatıyla hiç kimsenin ifadesinin bu zamana kadar alınmadığını bir kez daha buradan duyurmak isteriz. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın faillerin yargı önünde hesap vermeleri için ivedilikle işlem tesis etmesini talep ediyoruz. Tahir ELÇİ’yi anmak üzere toplandığımız bu 202. Haftada bir kez daha şunu vurguluyoruz: Tahir ELÇİ’nin meslektaşları ve arkadaşları olarak sizden talebimiz; Tahir ELÇİ’nin faillerini bulun ve gereğini yapın ! Vakit kaybetmeden bu utanca son verin…!
Bildiğiniz üzere her hafta burada Tahir ELÇİ İnsan Hakları Kürsü’sünden insan hakları ihlallerine ilişkin kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla basın açıklaması yapıyoruz. Bugünkü etkinliğimizde siyasal iktidara, yasama organına , yargıya ,hukuka ve yasaya uygun davranmaları için çağrıda bulunacağız.
Siyasal İktidara soruyoruz! Haberiniz var mı?
Halkın oylarıyla seçilen belediye başkanlarını görevden alıp yerlerine kayyum atadığınızdan dolayı insanların demokrasiye olan güveni her geçen gün azalmakta, övündüğünüz genç nüfus işsiz olduğu için milyonlarca insanımız açlık sınırına dayanmış olduğundan ya intihar etmekte ya da intihara meyletmekte , kurumların başına getirdiğiniz yöneticiler halktan kopuk kendi istikballerini düşündükleri için halk per-u perişan vaziyette , denetlemediğiniz ve hesabını sormadığınız kolluk görevlileri halka pervasızca eziyet etmekte , kamu kurum ve kuruluşları zarara uğratılmakta, farklı inanç ve kimliğe sahip insanlarımız ayrımcılığa maruz kalmakta, sokaklarda aç bir şekilde dolaşan ve başını sokabileceği bir evi olmayan mülteciler bulunmakta, kadim bir sorunumuz olan Kürt Meselesini çözmediğiniz için her yıl yüzlerce insanımız yaşamını yitirmektedir…
Yargı üzerinde vesayet kurmaktan vazgeçin ve göreviniz olan sorunları çözün!
Yasama organına soruyoruz! Haberiniz var mı?
Anadilde Eğitim Hakkını yasalaştırmadığınız için sokakta Kürtçe konuşan insanlar öldürülmekte, ülke sorunları çözülsün diye ne umutlarla oy kullanan insanların umutları bir bir tükenmekte, el kaldır indir şeklinde katıldığınız oylamalar yüzünden dokunulmazlığı olan ve yasama faaliyetlerine sizin gibi katılan parlamenterler ceza evinde suçsuz bir şekilde tutuklu kalmakta, meclis iyi çalışmadığı için demokrasiye olan güven azalmaktadır…
Yürütmenin buyruğundan çıkın ve demokrasiyi güçlendirerek size oy veren insanlara umut olun!
Yargıya soruyoruz! Haberiniz var mı?
Maden ocaklarında ölen(öldürülen) yüzlerce insanın faillerini cezasız bıraktığınız için daha nice insan ölmeye devam etmekte, Roboski’de katledilen 34 canın, 12 yaşındaki bedenine 13 kurşun sıkılan Uğur Kaymazın, Ceylan Önkol’un,Berkin Elvan’ın, Nihat Kazanhan’ın ve daha nice insanın katillerini yargılamadığınız için mezar taşlarına bedua okuyan annelerin varlığı bilinmekte, KHK’larla işinden edilen onbinlerce insanın davasını karara bağlamadığınız için, güvenlik soruşturması nedeniyle kamuya alınmayan insanların davasını adalet ve vicdan ölçütüyle değerlendirmediğiniz için yıllarca adalet beklemek zorunda kalan insanların ahı ve öfkesi birikmekte, yaşam hakkına son veren kolluk görevlilerini cezasız bıraktığınız için cezasızlık zırhının arkasına sığınan ve bundan güç alan görevliler türemekte, gözaltına alınan müvekkillerinin işkenceye maruz kaldığını ortaya çıkaran avukatlara kısıtlama getirdiğiniz için daha fazla işkence yapılmasına davetiye çıkarılmakta, barış bildirisine imza attıkları gerekçesiyle cezalandırdığınız akademisyenler olmadığı için üniversitelerde eğitim kalitesi düşmekte, haber yaptıkları için onlarca gazeteci haksız yere ceza evinde tutulmakta, doğa ve tarihi miras katliamına yürütmeyi durdurma kararları vermediğiniz için daha fazla ağaç kesilmekte, 12.000 yıllık kültürel mirasımız iş makineleriyle ve dinamitlerle düm düz edilmekte, AİHM ve AYM kararlarına direnerek anayasal suç işlediğiniz için hukuka ve yargıya olan güven sarsılmaktadır…
Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını koruyun ve vicdanınıza uygun bir şekilde adalet dağıtın!
Diyarbakır Barosu olarak şunu hatırlatmak istiyoruz. Haberiniz olmayan! bu sorunlar bizim derdimiz ve hukuk mücadelemizdir…
Katılımınızdan dolayı teşekkür ederiz.
DİYARBAKIR BAROSU BAŞKANLIĞI