Uygulamamızı İndirin

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.

Hemen İndir

05.04.2022

Değerli Basın Emekçileri ve ve Saygıdeğer Meslektaşlarım;

Ne yazık ki; Bir Avukatlar Gününü daha, avukatların maruz kaldığı baskılar, mesleki sorunların son derece yoğun bir şekilde hissedildiği ağır hukuki, siyasi ve toplumsal krizlerin yaşandığı bir ortamda karşılıyoruz.

Gerek ulusal düzenlemelerde, gerekse ülkemizin taraf olduğu uluslar arası sözleşmelerde hukuka saygı ilkesi üzerine kurulmuş bir toplumda önemli bir role sahip olan avukatın görevi; yasanın çizdiği sınırlar içinde sadece vekalet görevini yerine getirmekle sınırlı olmayıp hem adaleti hem de hak ve özgürlükleri savunmaktır. Bu yükümlülük avukatlık mesleğinin yüklediği en temel ödevdir. Bu nedenlerle ulusal ve uluslararası metinler, gerek hükümetlere, gerekse yargı organları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına, avukatların; hiçbir baskı, engelleme, taciz veya yolsuz müdahaleyle karşılaşmadan her türlü mesleki faaliyetlerini yerine getirmeleri için adli, idari, ekonomik veya başka bir yaptırımla sıkıntı çekmemelerini ve tehditle karşılaşmamalarını sağlama görevini vermiştir.

Değerli Basın Emekçileri;

Türkiye’de temel hak ve özgürlükleri kullanırken, devlet/ hükümet ve kolluk kuvvetleri/yargı erki üzerinden baskıya maruz bırakılanların avukatlarının, mesleklerini yürütürken karşı karşıya kaldıkları sorunlar derinleşmektedir.

Avukatların ve baroların insan haklarının savunulması ve geliştirilmesi amacıyla yaptıkları açıklama ve faaliyetler, suçlama konusu yapılmakta; baronun kurumsal yapısı içerisinde ve hak temelli sivil toplum örgütlerinde çalışma yürüten avukatlar, insan hakları savunuculuğu faaliyetleri temelinde yargılanmaktadır.

Avukatlık mesleğinin icrasındaki özgürlüğe, ayrımcılık yapılmadan ve otoriteler veya kamudan gelebilecek yersiz müdahaleler olmadan saygı gösterilmesi, korunması gerekir. Ayrıca, mesleki standartlara uygun olarak hareket ettikleri durumlarda avukatlar, herhangi bir baskı ya da yaptırıma maruz kalmamalı veya bunlarla tehdit edilmemelidir.

Avukatlar, gerek mesleklerini icra ederken, gerek bireysel hak savunucuları olarak insan hakları mücadelesi verirken, pek çok engelleme, baskı, yargı tehdidi ve benzeri baskılar ile karşı karşıya kalmaktadır. Yurttaşların temel hak ve hürriyetlerini kullanımına dair, cezai veya idari yargı tehdidi karşısında, avukatın tehlike altında olmasının toplumsal adalet ve hukuk arayışlarına zarar vereceği açıktır.  Bütün bu hukuksuzluklar karşısında, avukatlar, bugün en fazla risk altında bulunan meslek gruplarındandır. 

Değerli Basın Emekçileri;

Bir savunma örgütünün, bir baro başkanının, bir televizyon programı sırasında sarf ettiği sözler nedeniyle ceza soruşturmasının başlatılarak yakalama kararı çıkarılması ve ardından katledilmesi, Diyarbakır Barosuna yönelik sistematik saldırının bir parçası ve en ağırıdır. Diyarbakır Barosu olarak Tahir ELÇİ yargılama dosyasının cezasız kılınmayı amaçlamasına karşın, etkin yargısal sürecin işletilmesi adına gerekli mücadele pratiği gösterilecektir.

Avukatların gerek mesleki faaliyetleri gerekse hak savunuculuğu faaliyetleri üzerinden yargı tehdidine maruz kaldıkları, düşünce ve ifade hürriyetiyle örgütlenme özgürlüğü kapsamındaki faaliyetlerin suçlama konusu yapılarak keyfi yargılamalar gerçekleştirilmektedir.

Diyarbakır İlinde son 1 yıl içerisinde, hakkında derdest yargılaması bulunmakta olan avukatlar açısından, en az 104 avukatın yargılamasının bulunduğu tespit edilmiştir. En az 60 avukatın yargılamasının derdesttir. 39 avukat hakkında savcılıkça takipsizlik kararı verilmiş, en az 4 avukat hakkında ise beraat kararları verilmiş 1 avukat hakkında ise davanın mükerrer olması nedeniyle ret kararı verilmiş, söz konusu kararlar kesinleşmiştir.

Haklarında yürütülen soruşturmalar ve davalar gerekçe gösterilerek stajını tamamlayan meslektaşlarımızın avukatlık ruhsatları iptal edilmektedir. Diyarbakır Barosu ve Türkiye Barolar Birliği tarafından avukatlık mesleğine kabul kararı verilen 23 meslektaşımız açısından haklarında yargılama süreci devam ettiği için Adalet Bakanlığınca açılan avukatlık ruhsatnamesinin iptali davalarında yürütmeyi durdurma kararları verilmiş, çok sayıda meslektaşımız avukatlık mesleğine kabul edilmemiştir. Bu durum, meslektaşlarımızın avukatlık yapmasının belirsiz bir süre boyunca yasaklanması niteliğindedir.

Yine; hak arama özgürlüğünün önündeki engellerin ve mesleki sorunların bütün ağırlığıyla devam ettiği bu süreçte mesleğini icra eden meslektaşlarımıza yönelik sözlü ve fiili saldırılar artarak devam etmiş ve meslektaşlarımız ne yazık ki sırf mesleğini icra ettiğinden ötürü tehditlere maruz kalmıştır. Unutulmamalıdır ki; yargının kurucu unsuru olan savunmaya yönelik her saldırı, özünde hukuk devletine yönelik bir saldırıdır. Meslektaşlarımıza yönelik bu saldırılara karşı Avukat Hakları Merkezi olarak meslektaşlarımıza gerekli hukuki destek sağlanmış olup, bu doğrultuda Diyarbakır Barosu’nun tüm üyeleri mesleki dayanışmayla gerekli mücadeleyi etmeye devam edecektir.

Merkezimiz tarafından hazırlanan ve baro resmi sayfasında paylaşılacak olan Raporda detaylarını bulacağınız bu soruşturma ve kovuşturmalardan da anlaşılacağı üzere Baromuza, savunma makamına ve avukatlık mesleğine yöneltilen sistematik baskı ve yıldırma politikaları artarak devam etmektedir.

Türkiye’de şu anda 94 hukuk fakültesi bulunmaktadır. Bunlar yetmiyormuş gibi her gün yeni hukuk fakülteleri açılmaktadır. Hiçbir altyapısı olmadan açılan bu fakülteler, oldukça yüksek kontenjana sahiptir.

Avukat sayısındaki bu orantısız artış karşısında, avukatların iş alanları da her gün daraltılmaktadır. Uzlaştırma ve arabuluculuk gibi sisteme entegre edilen ve Avukat olamayan kişilerin de kabul edildiği bu yargı dışı alternatif çözüm yollarının kapsamı her gün daha da genişletilmektedir. Her yıl mezun olup mesleğe başlayan binlerce meslektaşımız iş alanlarını haksız bir şekilde avukat olmayan kişiler ile paylaşmak zorunda bırakılmaktadır.

Artık baroların stajyer eğitimlerini yaptıkları mekanları ihtiyacı karşılamamakta, genç meslektaşlarımız ofis açamamakta, işçi avukatların sayısı artmakta, bir çok meslektaşımız asgari ücretin de altında ücretlerle çalışmak zorunda kalmaktadır.

Asgari ücret tarifesi ve zorunlu müdafilik ücretlerinin yaşanan ekonomik kriz gözetilerek, enflasyon oranı tutarında artış yapılmalıdır. Yine pek çok alanda yapılan KDV indirimlerinin avukatlık meslek faaliyetleri kapsamında %1’e indirilmesi gerekir.

Bu zor koşullarda yaşama tutunmaya çalışan meslektaşlarımız, pandemi sürecinde karşılaştıkları ekonomik zorluklar yetmezmiş gibi şiddete uğramakta, tutuklanmakta, hatta öldürülmektedir. Karakollarda, adliye binalarında, cezaevlerinde yani yaşamın her alanında görevimizi yapmamız engellenmektedir. Avukatlara karşı suç işleyen failler etkin bir şekilde soruşturulmamakta, çoğu zaman cezasız kalmaktadır. Avukatlara karşı suç işlemeyi özendiren bu cezasızlık politikası derhal terk edilmelidir.

Yargının tarafsız ve bağımsızlığını tümüyle yitirdiği, İfade özgürlüğü, basın özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı ve adil yargılama haklarının hiçe sayıldığı, toplumsal ayrışma ve kutuplaşmanın had safhaya çıktığı, mevcut atmosferde bizler hem mesleğimizi ve meslektaşlarımızı korumaya, hem de yurttaşlarımızın hakkını ve hukukunu korumaya, bu uğurda mücadele etmeye devam edeceğiz.

Biz Avukatlar hak arama özgürlüğünün önünde engel oluşturan ve  mesleki sorunlarımızın bütün ağırlığıyla devam ettiği bu süreçte ; mesleğimizin onur ve saygınlığını koruyacağımızı , temel hak ve özgürlüklerin eksiksiz uygulanması için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğimizi ve yılmayacağımızı tekrardan bildiriyoruz.

Saygıdeğer Meslektaşlarım ;

 5 Nisan Avukatlar gününde Ebedi başkanımız merhum Tahir Elçi’yi saygı ve minnetle anıyoruz. Bir kez daha sizlerin huzurunda  meslek hayatını cezasızlıkla mücadeleye adamış değerli başkanımız Tahir Elçi ile ilgili soruşturma dosyasının takipçisi olacağımızı yineliyoruz.

Sözlerime  son verirken ; herkese daha adil , evrensel hukuk ilkelerine ve insan haklarına saygılı olunan bir toplumda ; barışın egemen olduğu , savunmanın susturulmaya çalışmadığı  yarınlar diler,   tüm meslektaşlarımızın 5 Nisan Avukatlar Gününü kutlarız.

                                                                                                                          Saygılarımızla.

                                                                            DİYARBAKIR BAROSU AVUKAT HAKLARI MERKEZİ