Page 559 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 559

aktivistleri, çocuklar ve öğrencilerle dolup taşmıştır. Bu hukuksuzluk halini protesto
          etmek isteyenlere reva görülen ise tazyikli su, gaz, gözaltı ve tutuklamadır. Hukuksuz-
          luk, başka bir hukuksuzluk ile örtülmeye, gizlenmeye çalışılmaktadır. Buradan sesleni-
          yorum, fikirleri nedeniyle tutuklanan siyasetçi, yazar, gazeteci, sivil toplum aktivistleri
          ve öğrenciler derhal serbest bırakılmalıdır.Demokratik, çoğulcu, sistemlerde toplumun
          farklı katmanlarının birbirine tahammülü ve karşılıklı saygı esastır. Demokrasi, yöneti-
          min şekillenme ve yönetme aracı olan seçme ve seçilme hakkına saygı ve tahammülü
          gerektirir.Bu kapsamda 31 Mart seçim sonuçlarının üzerinden 1 ay 4 gün geçmesine
          rağmen İstanbul’da seçim sonuçları henüz kesin olarak karara bağlanmamıştır. YSK’nın
          denetiminde ilan edilen seçmen listeleri, sandık kurulu üyeleri vb. birçok konuda muha-
          lefet partileri tarafından yapılan itirazları görmezden gelmiş, seçim bittikten sonra yapı-
          lan itirazları ise gereksiz bir şekilde dikkate almıştır. YSK’da tarafsızlık ve bağımsızlı-
          ğını yitiren kurumlar kervanına katılmıştır.Keza adaylık başvuru sürecini yöneten ve
          aday listelerini kesin olarak karara bağlayan YSK, seçim sonuçları açıklandıktan sonra
          kendini tekzip edercesine KHK ile ihraç edilen 8 belediye başkanına mazbata vermeyip,
          seçimi ikinci sırada bitiren partinin adayına mazbata vermiştir. YSK, demokratik reji-
          min temel unsuru olan serbest seçim, seçme ve seçilme hakkına adeta tuzak kurmuştur.
          Demokratik bir hukuk devletinde bunun kabulü mümkün değildir.Hak arama özgürlü-
          ğünün tanınmadığı, hukuk güvenliğinin kalmadığı, savunma ve adil yargılanma hakkı
          ihlalinin sistematik bir uygulamaya dönüştüğü bir ortamda avukatların ve baroların et-
          kin bir şekilde yargılama faaliyetine katılmaları mümkün görünmemektedir. Toplumun
          temel hak ve özgürlüklerinin savunucusu olması gereken çatı örgütümüz TBB’nin, ha-
          lihazırda yaşadığımız, eldeki verilere göre gelecekte de yaşamaya devam edeceğimiz bu
          tehlikeli gidişata karşı sessiz kaldığını, hukuk ve adalet  adına gerekli refleksi gösterme-
          diğini, üzülerek ifade etmek durumundayım. Basit bir yurttaş tepkisi nedeni ile polisten
          feci şekilde dayak yiyen, bununla da kalmayıp ev hapsine mahkûm edilen meslektaşı-
          mızı bile bu hukuksuzluktan kurtaramayacak bir örgüt haline geldik. Durum vahim. Bu
          vehametten kurtulmanın yolu; hukuksuzluklara, haksızlıklara ve adaletsizliklere karşı
          başta TBB olmak üzere, bütün baroların daha güçlü şekilde haykırması ve dayanışma-
          sından başka yol yoktur.
          • Tahir ELÇİ İnsan Hakları Fotoğraf Sergisinin açılışı ve O’an isimli
            belgesel film gösterimi yapıldı...


          Serginin açılışında konuşan Baro Başkanımız Av. Cihan AYDIN, Tahir Elçi dosyasının
          faili meçhul bir cinayet olarak kalmasına izin vermeyeceklerini, failler bulununcaya
          kadar dosyanın takipçisi olmaya devam edeceklerini belirtti. Başkanımız konuşmasında
          “Diyarbakır Barosu olarak Tahir Elçi İnsan Hakları Fotoğraf sergisi, Tahir Elçi’nin ha-
          tırasına sahip çıkmak ve onun adına yakışır bir şekilde insan hakları evrensel kriterleri
          konusunda farkındalık yaratmak amacıyla yapılmıştır. Bu çalışma önümüzdeki yıllarda
          da devam edecek olup; uluslararası boyut kazanacak bir çalışmaya dönüştüreceğiz.”
          dedi. Bir hafta sürecek olan Tahir Elçi İnsan Hakları Fotoğraf sergisinde ayrıca Gazeteci
          Gönül Morkoç tarafından hazırlanmış, Tahir Elçi’nin vurulduğu zaman olay yerindeki
          gazetecilerin anlatımının yer aldığı “O An” isimli belgesel film gösterimi yapıldı. Film

                                              558
   554   555   556   557   558   559   560   561   562   563   564