Page 474 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 474

bir kriz potansiyeli taşımaktadır, yetkililer derhal çözüm odaklı girişimlerde bulunmalı
            , Abdullah Öcalan’ın yasa ile güvenceye alınan hakları uygulanmalı; Avukatlarıyla ve
            aile  bireyleriyle  görüştürülmeli,  cezaevlerindeki  intiharlara  derhal  son  verilmelidir”.
            Çeşitli vesilelerle dile getirdiğimiz bu görüşlerimizi bugün burada bir kez daha yineli-
            yoruz.Değerli Basın Mensupları;Türkiye son dönemlerin en ağır ekonomik, sosyal ve
            siyasal krizini yaşamaktadır. Bu krizin en önemli sebebi hiç kuşkusuz Kürt Meselesinin
            demokratik çözümü ile temel hak ve özgürlükler konusunda devletin takındığı negatif
            tutumdur. Özgürlük-güvenlik denkleminde, özgürlüğün güvenliğe kurban edilmesi; hu-
            kukun üstünlüğü ilkesinin esamesinin okunmaması; yürütmenin bir organı haline gelen
            yargının bağımsızlık ve tarafsızlığını tümüyle yitirmesi; medya ve ifade özgürlüğüne
            kriminal yaklaşımlar; barış fikrinin yerine savaş fikrini ikame eden ve kutsayan yakla-
            şım; bu krizleri tetikleyen ve besleyen temel unsurlardır. Yani özcesi demokratik stan-
            dartlardan uzaklaşınca, güçlü bir ekonomi kurmak mümkün değildir. Bu nedenle başta
            hükümet yetkilileri olmak üzere, tüm siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini, yani top-
            lumun bütün katmanlarını barış fikri etrafında yeniden bir araya gelmeye davet ediyo-
            rum. Bir kez daha barışı denemek ve ısrar etmek tüm Türkiye halklarının yararınadır.
            Vatandaşların hak arama özgürlüğünün hukuk ve yargı alanındaki tek temsilcisi olan
            Avukatlar Türkiye’de tehlike altındadır. Bu tehlike mesleğin gelişimi; serbestçe- Hükü-
            metten bağımsız ifa edilebilmesi; ekonomik alan;toplumsal alan gibi birçok alanda te-
            zahür etmektedir. Barolar Birliğinin kayıtlarına göre şu anda Türkiye’deki toplam avu-
            kat sayısı 125.000’dir. Şu anda üniversitelerde okuyan hukuk fakültesi öğrencisi sayısı
            ise 100.000 civarındadır.Merkezi Hükümetin her İle bir hukuk fakültesi açılması şeklin-
            de tezahür eden yanlış eğitim politikaları mesleğin hem kalitesini hem de itibarını dü-
            şürmektedir. Hukuk Fakültesi açmak, neredeyse bir mahallede bakkal açmaktan daha
            kolay hale gelmiştir. Bu artışlara paralel olarak eğitim kalitesi ise adeta yerlerde sürün-
            mektedir. Hukuk Fakültelerine bir standart getirmek, bu standartlara uygun olmayanları
            kapatmak, eğitim kalitesini yükseltmek, mevcut olanların ise öğrenci kontenjanlarını
            kabul edilebilir ve ihtiyaçlara uygun bir seviyeye getirmek acil olarak alınması gereken
            tedbirlerdendir. Öncelikli olarak bu tedbirlerin alınması ve akabinde bir yeterlilik sınavı
                                                 473
   469   470   471   472   473   474   475   476   477   478   479