Uygulamamızı İndirin

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.

Hemen İndir
Tutuklu/Hükümlülerin Sağlık Haklarına Erişim Talepleri Her Koşulda Karşılanmalıdır…

12.05.2021

Diyarbakır Barosu olarak, 05.05.2021 tarihinde basına yansıyan haberlerve tarafımıza ulaşan tutuklu/hükümlü ailelerinden; Diyarbakır Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda iki mahpusa Covid-19 tanısı konulduğu, gerekli tedavinin uygulanmadığı, beslenme koşullarının iyileştirilmediği ve sağlık durumlarının da ağırlaştığı yönünde bilgiler alınmıştır.

Diyarbakır Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu üyesi meslektaşlarımız ve Yönetim Kurulu üyelerimizce bilgi almak için Diyarbakır Kapalı Kadın Ceza İnfaz Kurumu’na gerçekleştirilen ziyaretler sonucuB-11 ve A-5 koğuşlarında bulunan mahpuslara Covid-19 tanısı konulduğu ve karantinada oldukları, B-11 koğuşunda 8 mahpusa teşhis konulduğu bilgisine ulaşılmış ancak A-5 koğuşunda teşhis konulan mahpus sayısı öğrenilememiştir.

Hükümlü/tutuklulardan alınan bilgiler ve Baromuz Cezaevi İzleme Komisyonu Üyelerince yapılan gözlemlerle; B-12 isimli koğuşta bulunanlarda halsizlik, öksürük, iştahsızlık başta olmak üzere Covid-19 belirtilerinin başladığı ve 11.05.2021 tarihi itibariyle de test yapıldığı bilgisi edinilmiştir. Bu koğuşta bulunanlardan kronik rahatsızlığı olanlar hatta kanser tedavisi gören ve 40 yaş üstü mahpusların olduğu bilgisi de tarafımıza aktarılmıştır.

5275 sayılı Ceza Ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un ‘Hükümlünün Muayene ve Tedavi İstekleri’ başlıklı 71/1. maddesinde belirtildiği üzere, “hükümlü/tutuklu beden ve ruh sağlığının korunması, hastalıklarının tanısı için muayene ve tedavi olanaklarından, tıbbî araçlardan yararlanma hakkına sahiptir. Bunun için durumun koşulları gözetilerek hükümlü/tutuklunun kurum revirinde veyahut Devlet veya üniversite hastanelerde tedavisinin yapılması gerekir.”

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin Üye Devletlere Avrupa Cezaevi Kuralları Hakkında Rec (2006) 2 Sayılı Tavsiye Kararı’nın 40. paragrafında belirtildiği üzere, “Cezaevlerindeki sağlık hizmetleri, mahpusların yakalanmış olabileceği herhangi bir bedensel veya ruhsal hastalık ya da rahatsızlığı ortaya çıkarmak ve tedavi etmek için uğraşmalıdır” hususu belirtilmiştir.

Cezaevlerindeki sağlık uygulamasının ulusal sağlık politikasıyla bütünlük içinde ve uyumlu olması gerekir. Diyarbakır Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu idaresi tarafından ulusal/ulusal üstü yasal düzenlemeler ve de hukuki durumları nedeniyle ayrımcılığa tabi tutulmaksızın hükümlü/tutukluların cezaevi koşulları gözetilerek gerekli önlemlerin alınması, Covid-19 testlerin ivedilikle yapılması, uygun tedavinin uygulanması, beslenme ve barınma koşullarının uygun hale getirilmesi gerekir.  Ayrıca, ceza infaz kurumlarında tutuklu ve hükümlülere öncelikli aşı uygulanmasına ilişkin gerekli planlama ve düzenlemeler yapılmalıdır.

Adalet Bakanlığı’nca pandemi koşulları ve covid-19 hastalığının temas yoluyla bulaş riski nedeniyle mahpusların aileleriyle ayda üç kez kapalı, bir kez açık görüş yapması yasaklanmıştır. Dışarıdan içeri ve içeriden dışarı temasın asgariye indirilmesi gerekirken, hükümlü/tutuklulardan alınan bilgilere göre infaz koruma memurlarının pandemi koşullarının aksine kalabalık gruplar halinde arama ve sayım işlemlerini gerçekleştirdikleri bilgisi alınmıştır. Bu durumda mahpuslarla temas ve bulaş riski ihtimali gözetildiğinde, yetkililerin görev icrasında daha özenli davranmaları gerekmektedir.

Cezaevi İzleme Komisyonu üyesi meslektaşlarımızca alınan bilgilere göre, Diyarbakır Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu koğuşlarında en son arama 03/05/2021 tarihinde yapılmış, birlikte aramalar beş gün arayla yaklaşık on gardiyan tarafından yapılmıştır. Her oda aramasında infaz koruma memurları aynı eldiven ve aynı koruyucu kıyafeti kullanarak bulaş riskini daha da yükseltmektedir. Arama sonrasında hijyen malzemeleri istense de sulandırılmış dezenfektanın koğuşlara sıkılması ile önlem alınmaya çalışıldığı, haricen istenen temizlik malzemeleri ile önleyici ekipmanın ise ihtiyacı karşılayacak miktarda verilmediği bilgisi tarafımıza bildirilmiştir. 5275 sayılı yasanın 36/1. maddesi gereğince ayda bir kez ve pandemi koşullarına uygun, bulaş riskine ilişkin önlemler alınarak yapılması gereken arama işlemi gerekçesi belirtilmeksizin ve sıklıkla icra edilmekte, salgın tehlikesi karşısında bulaş riskine sebebiyet verilmektedir. Mahpusların yaşam hakkını tehlikeye atacak şekilde sıklıkla yapılan arama ve sayım faaliyetlerine bu süreçte son verilmelidir.

5275 sayılı yasanın hükümlü ve tutukluların beslenmesi başlıklı
72/1. maddesi kapsamındayaş, sağlık, fiziki koşullar, dinî ve kültürel gerekler gözetilerek belirlenecek kalori esasına göre, sağlıklı ve güçlü kalınması için nitelik ve nicelik olarak besleyici, besin verilir ve içme suyu sağlanır. 72/2. madde gereğince hükümlü ve tutuklu, ihtiyaçlarını kurum kantininden sağlayabilmektedir. 72/3. madde kapsamında hasta hükümlüye, kurum hekiminin belirleyeceği besinler verileceği belirtilmiştir.

Asgari enerji ve protein miktarı da dahil olmak üzere, pandemi koşullarında besleyici gıdalar mahpuslara verilmeli, ek gıda takviyesine ilişkin kantinden yapılan alışverişe kısıtlayıcı yaklaşımlar sergilenmemelidir. Cezaevinde verilen günlük iaşeler haricinde, tüm uzmanlarca belirtilen bağışıklığın güçlenmesinin elzem olduğu böylesine bir dönemde, idareye ek gıda takviyesi için başvuran mahpusların taleplerinin karşılanmadığı komisyon üyesi meslektaşlarımıza bildirilmiştir. Mahpusların besin ihtiyaçlarını bireysel olarak kantinden karşılaması talepleri deresmi tatilde kantinin kapalı olduğu gerekçesiyle kabul edilmemiştir.

Tüm bu sorunlara ilişkin Baromuz Yönetimi Kurulu ile Cezaevi İzleme Komisyon Üyeleri 07/05/2021 tarihinde cezaevi savcılığı ile bir görüşme gerçekleştirmiştir. Kadın Cezaevi’ndeki acil ve elzem olan sorun ve talepler kendilerine iletilmiştir. Savcılık görüşmesi sonrasında yeniden cezaevinde ziyaretler gerçekleştirilmiştir. Bu ziyarette, S.A isimli mahpusun kalp hastası olması ve risk altında bulunması sebebiyle önlem amaçlı hastaneye götürüldüğü, korona olan mahpusların ilaç almaya başladıkları(en azından B-11 koğuşunun) ve hastalığın seyri açısından takip edildikleri bilgisi alınmıştır.

Hastalığın yayılımını önleme ve kontrolü amaçlı tedbirlerin alındığı tarafımıza bildirilmiş ise de; ek iaşe vebesin takviyesinin yapılmadığı, mahpuslara kantinden faydalanma imkanının  tanınmadığı, gerekli vitaminlerin verilmediği, ağrı ve ateşi olan mahpuslara ilaç takviyesinin sağlanmadığı ve cezaevinde böylesine riskli bir dönemde dahi herhangi bir sağlık görevlisinin olmadığı da tarafımıza aktarılmıştır. Bu bilgilerden sonra sorunların giderimi için hem Cezaevi İdaresihem de Cezaevinden sorumlu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Vekili ile bütün girişimlere rağmen görüşülememiştir.

Adalet Bakanlığı ile Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü başta olmak üzere tüm yetkili kurumlardan, cezaevi koşulları gözetilerek tutuklu/hükümlülerin öncelikli aşı uygulaması kapsamına girmeleri yönünde karar almalarını talep ediyor, mahpusların sağlık haklarına erişim taleplerinin her koşul ve zamanda yerine getirilmesinin ulusal ve ulusal üstümevzuat açısından zorunlu olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz.

Diyarbakır Barosu olarak, Diyarbakır Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki tutuklu/hükümlülerin Covid 19 pandemisinin etkileri gözetilerek sağlık hizmetine erişimin sağlanması, barınma ve beslenme koşullarının uygun hale getirilmesi,temel hak ve hürriyetlerine ilişkin sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyu ile paylaşırız.

DİYARBAKIR BAROSU