Uygulamamızı İndirin

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için uygulamamızı indirebilirsiniz.

Hemen İndir
Hukukun Üstünlüğü İlkesine Yönelik Bu Tehdit Karşısında Yerimiz Elbette Mahkemenin Yanıdır

15.09.2020

KAMUOYUNA

 

Hiçbirimiz güvende değiliz.

 

Yurttaşı devlet karşısında güvende tutan devletin erklerinin ayrılarak bir denge içerisinde birbirilerini denetleme mekanizmalarının işlemesiyle mümkündür. Buna kuvvetler ayrılığı denilmektedir. Türkiye’de son yıllarda hızlı biçimde erkler ayrılığından uzaklaşılmakta olduğunu her gün yeni bir durumla karşılaşarak öğrenmekteyiz.

İşlevsiz bir yasama organı ve yürütmeye tamamen bağlı bir yargı! Artık kuvvetler arasında bir denge olmadığı gibi bunu mümkün kılacak bir denetleme mekanizması bulunmamaktadır. Yürütme  temsilcileri “yargıda” bulunmaktadırlar. Hakimiyet ve hüküm iktidar aittir ve kimsenin denetlemesine izin yoktur artık.

Devlet iktidarını kullananlar hiçbir hukuki kurala bağlılık hissetmemekte ve hiçbir denetim mekanizmasını kabul etmemektedirler. Devleti kendi mülkleri olarak görmekte ve temelinin adalete dayanmasına ihtiyaç olmadığını açıkça ifade etmektedirler.

Son olarak ülkenin içişleri bakanı makamında bulunan kişi en yüksek yargı organının başında bulunan kişiye açıkça tehdit etmekte bir beis görmemiştir.

İçişler Bakanının yasama organının işlemlerinin anayasal uygunluk denetimini yapan, yurttaşların devlet organlarının işlem ve eylemlerine karşı hak ihlaline ilişkin bireysel başvuruları konusunda karar verme görev ve yetkisini kullanan Anayasa Mahkemesi Başkanına yönelik “bisikletle işe gitmeye cesaretin var mı? Korumasız dolaşamazsın.” Şeklinde kaba bir tarzda kamuoyu önünde açık tehdit etmiştir. Anayasa Mahkemesi Başkanını bile bu denli kaba bir tarzda tehdit eden bir anlayışın tüm yurttaşlar açısından daha ağır bir tehdit ve güvensizlik oluşturduğu açıktır. Yurttaşların hukuki güvenliğini de tehdit eden bu tutum ve davranışı kabul etmiyoruz.

Siyasal iktidarı hukuk içinde davranmaya, AYM başkanına yönelen bu açık tehdit karşısında hukuk örgütlerini ve yargı organlarını tutum alamaya davet ediyoruz. Temel hak ve özgürlükler konusundaki bir çok kararını eleştirsek de, Anayasa Mahkemesi Başkanı şahsında hukukun üstünlüğü ilkesine yönelik bu tehdit karşısında yerimiz elbette Mahkemenin yanıdır.  

Diyarbakır Barosu