Page 680 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 680
ve iletişim bilgilerinin bulunduğu listedir. Bunun yanı sıra bazı Meslektaşlarımız
KHK ile kapatılan Mezopotamya Hukukçular Derneği’ne üye olmaları ve bir
meslektaşımız da kadına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla faaliyet gösteren
Rosa Kadın Derneği üye olmakla suçlanmıştır.
• Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Nedeniyle Meslektaşlarımız
Hakkında Açılan Soruşturma ve Kovuşturmalar
2007 yılından bu yana Diyarbakır’da Faaliyet gösteren DTK’nın bazı faaliyetle-
rine katıldığı iddiasıyla 2017-2020 yılları arasında birçok meslektaşımız göz alı-
na alınmıştır. En az 12 Meslektaşımız hakkında katıldıkları bazı DTK faaliyetle-
ri nedeniyle TCK 314/2 maddesi kapsamında “örgüt üyesi” suçlamasıyla davalar
açılmıştır. 1990-1994 arasında Baro Başkanlığı görevi yapan Av. Fethi Gümüş,
7 yıl 6 ay hapis, yine 2008-2012 dönemleri arasında Baro Başkanlığı görevini
yürüten Av. Mehmet Emin Aktar ve Baromuz üyesi bir (1) meslektaşımız da 6
10
yıl 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmıştır. Merkezimizin tespitlerine göre aynı
suçlamayla ilgili beş (5) meslektaşımız hakkında beraat kararı verilmiş, en az
dört (4) Meslektaşımız hakkındaki davalar da halen derdesttir.
DTK’nın çözüm sürecinde ve çözüm sürecinin doğasından kaynaklı devlet
bürokrasinin katılımı, bilgisi ve onayı ile yürüttüğü çeşitli alanlardaki
faaliyetlerinin, çözüm sürecinin sona ermesi ile birlikte kriminalize edilerek,
muhataplarının soruşturma ve kovuşturmaya uğraması ve nihai olarak cezalan-
dırılması “kanunla öngörülme ilkesini” açık bir şekilde ortadan kaldırmaktadır.
AİHM Büyük Dairenin Demirtaş kararında öngörülebilirlik ilkesi açısından
11
yaptığı yorum son derece çarpıcıdır. Mahkeme; “Kanunla öngörülme” ibare-
sinden kaynaklanan gerekliliklerden bir tanesi öngörülebilirliktir. Mahkeme’nin
görüşüne göre, bir norm kişilerin davranışlarını düzenleyebilmesine izin veren
yeterli kesinlikte formüle edilmemişse ve kişilerin –gerekli olduğu takdirde uy-
gun tavsiyeler eşliğinde- ilgili koşulları ve eylemlerinin yol açabileceği sonuç-
ları makul bir seviyede öngörmesine cevaz vermiyorsa 10. maddenin 2. fıkrası
maksatlarınca “kanun” olarak görülemez”. Büyük Daire devamla; Venedik
Komisyonu’nun raporuna atıfta bulunarak; “Ceza Kanunu’nun 314. maddesi-
nin uygulanmasında yerel mahkemelerin, kişilerin silahlı örgüte üyeliğini de-
ğerlendirirken genellikle oldukça zayıf deliller temelinde karar verme eğilimi
gösterdiğini belirtmiştir. (…) Ceza Kanunu’nun 314. maddesindeki ciddi suçlara
ilişkin olarak başvurucuya isnat edilen eylemler silsilesi bu madde kapsamın-
da oldukça geniş içeriklidir ve bu durum yerel mahkemelerin yorumlamalarıyla
da birleşince yerel mahkemelerin keyfi müdahalelerine karşı yeterli güvenceleri
sağlamamaktadır”. Büyük Daire aynı kararda DTK’yı “yasal bir örgüt olan
10. https://www.gazeteduvar.com.tr/diyarbakir-barosu-eski-baskani-aktara-hapis-cezasi-haber-1510262
11. https://anayasagundemi.com/2020/12/28/iham-buyuk-dairesinin-selahattin-demirtas-no-2-karari-
nin-cevirisi-hdp-es-baskaninin-dokunulmazligi-kaldirilarak-bariscil-aciklama-ve-eylemleri-sebebiy-
le-siyasi-amaclarla-tutuklanmasi-sozlesme/
679

