Page 503 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 503
memiştir. Ayrıca Kürtçe yazılı olan süreli-süresiz yayınların ve hakkında herhangi bir
kısıtlama kararı olmamasına rağmen “yeni yaşam” gazetesinin de kendilerine keyfi ola-
rak verilmediğini aktarmışlardır. Konuyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi 2016/12936
başvuru numarası ve 27/03/2019 tarihli Genel Kurul Kararında bu mahiyette alınan
hapishane idaresi kararların düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin ihlali olduğunu
vurgulamıştır.
Kadın mahpuslar yemeklerin, yağlı ve kirli olduğunu, ağır şekilde koktuğunu, zaman
zaman yemeklerin içinden cam, kıl, naylon ve hatta fare dışkısı çıktığını ifade etmişler-
dir. Kadın mahpuslardan Songül AŞILA, yemeğinden cam çıktığını ve bunu ağzınday-
ken farkedip camı çıkardığını, ağzının içinde kesiklerin oluştuğunu ve ölüm tehlikesi
atlattığını belirtmiştir.
Kadın mahpuslar regl dönemlerinde yaşadıkları ağrı ve sancılar nedeniyle ağrı kesici
iğne yapma ihtiyacı duyduklarını ancak revirde mesai saatleri dışında sağlık görevlisi
bulunmadığından ve 112 Acil Servisi aranmadığından uzun süreli rahatsızlık yaşadıkla-
rını ve ağrı çektiklerini belirtmişlerdir.
Kadın mahpuslar kantinden almak istedikleri bazı ihtiyaçlarının hiç bulunmaması
veya ihtiyaç duyulan kalite, şekil, ölçü ve markaların bulundurulmaması nedenleriy-
le ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını, bu ihtiyaçlarının dışardan karşılanmasına da izin
verilmediğini belirtmişlerdir. Örneğin regl dönemlerinde kullanmak üzere satın almak
istedikleri pedlerin kantinde satılmadığını, mevcut pedlerin ise istenilen özelliklerde
olmadığını belirtmişlerdir. Kullanışsız ve ihtiyaçlarını karşılamayan başka özellikteki,
hijyenik olmayan ve kalitesiz ürünlerin getirildiğini, yüksek ücretlerle satış yapıldığını,
değişim-iade yapmak istediklerinde de bunun kabul edilmediğini belirtmişlerdir. Dikiş
ipliği, makas, renkli kağıt, boya kalemleri, uçlu kalem, A3 kağıdı gibi bazı ürünlerin ise
kendilerine hiç verilmediği ifade edilmiştir.
Kadın mahpuslar kurumda eğitmen olmadığından herhangi bir eğitici kursun açılma-
dığını, ayda 3 defa ile sınırlı olacak şekilde spor faaliyetinin sadece haftada 2 saat 15
dakika olduğunu ve bunun yetersiz olduğunu belirtmişlerdir.
Ekte sunduğumuz raporda detaylıca açıklandığı üzere; hapishanelerde dışardakinden
çok daha fazla cinsiyetçi yaklaşımlara maruz kalan ve ataerkil otoriteyi en üst düzeyde
yaşayan kadın mahpusların sorunları ve yaşadıkları hak ihlallerini ifade etmeye ça-
lıştık. İnfaz rejiminin cinsiyet özgünlüklerine uygun düzenlenmemiş olması, mevcut
düzenlemelerin yetersiz olması ve idareye uygulama sahasında geniş takdir sınırları
tanınması ve çoğu zaman mevcut ulusal-uluslararası düzenlemelere aykırı uygulama-
ların bir rutine dönüşmüş olması, kadın mahpusların adalete erişimindeki güçlükler ne-
denleriyle; kadınlar eril otoriteyi, baskıyı ve tecriti kapatılmış oldukları hapishanelerde
çok daha uç boyutta yaşamaktadır. Böylelikle toplum içerisinde zaten maruz kaldıkları
ayrımcılık, hapsedilmeleriyle birlikte yoğunlaşarak devam etmekte ve tahliye sonrasına
da katlanarak yansımaktadır. Bu ayrımcılığın önüne geçebilmek ve kadınların hapsedil-
dikleri süreyi insan hakları ve özel ihtiyaçlarına olabildiğince uygun geçirebilmelerini
sağlamak için toplumsal cinsiyete duyarlı bir yaklaşımın idari strateji haline getirilmesi,
502

