Page 167 - Diyarbakır Barosu Başkanlığı Yeni Anayasa Arayışları Konferansı 3-4 Nisan 2015
P. 167

DiY^R8^KıR  B^RoSU B^ŞK^NLlĞI


              Türkiye toplumuna,  Toplumun  içinde iç düşmanlar  vardır.  2002  veya
              2003 ylllnda kara  kuvvetleri komutanln  Harp Akademisi'ndeki  açılış ko-
              nuşmaslnda  Harp  Akademisi  öğrencilerine  (üst  teğmen.  yüzbaşı seviye-
              sinde subaylaİ)  ismini  unutfum  kara kuvvetleri  komulanının-  şöyle  söy-
              lediği bir cümle vardır:  "siz  burada Türkiye'nin  iç diişmanının  kimler  ol-
              duğunu öErcnecekiniz."  Yani öyle  bir olgu  ki bu Tiirkiye  toplumunun
               içinde  doğal bir faktör olarak hani  topraktan  fışkıran  bir  şeyrniş   gibi,  bir
               iç düşman  üreten  bir toplum  algıs|.  Bu doğal  olarak var  ve siz bu Tükiye
              toplumu içinde  iç düşmanları öğreneceksiniz.Bu  korkunç  bir  şey.

               İç düşman kavramından  vazgeçtim,  düşman kavram|nın  olduğu  yerde  iç
              sava§ olıır,  Eğer düşmansa  bir toplümun bir kesimi  diger  kesimini ıakip
              değiI,  mücadele  edilecek  biİ  grup  değil,  düşman  olarak tanlmlıyorsa  kim
              olrırsa olsun azınlıklakilcr  çoğunluklar   jçin.  çoğunlukıakjler  azın]lklar
               için düşman  ıabirini kullanıyor.  Bu düşman ancak yok edilerek,  etkisiz
              bırakılarak  ortadan  kaldırılınca  sizin  rahat  edebileceğiniz  bir figürdür.
              Düşman, var  olma ve yok  olma  rjskinin.  var olma ve yok olma hedefinin
              amacının  ifadesidir.  Ya var olursunuz  onu yok €dersiniz,  ya siz yok  olur-
               sunuz o var olur.  Düşman  budur.

              Futbolda  düşman  yokluİ rakip  vardır.  Yani  düşman  dili kullanamazslnız,
              bu düşmanlarla  savaşmaya  gidiyorum  demezsiniz.  Rakiplerimle  furbol
              oynayacağım  dersiniz.  Siyasi  Pani]er  birbirlerinin  düşmanlarl  oldukları
              andan itibaren diğerlerini  kaPatmak  ve yok  etmek  iizere var  olurlar.  Diiş-
              mansalar  bunlaı,  Düşman  fikri üzerine  ıeşekkül  etmiş  bir siyasi söylemde
              ve tasaı*ıuda bir iç barış sağlayamayz.  Bir güven  sağlayamayız.  Bir ke-
              re buİadan  hareket  etmemiz  lazırD. Yani söylemimizde  ve tasawunmuz-
              da iç düşman  tabidni  kullanmak  çok  korkunç  bir  şey.  Dış düşman  tabiri-
              ni bir  şekilde   anlayabiliriz,  Savaşıyor,  bilmem  ne oluyor.  bun]ar  düşman-
               larımız..  ."Rusya  Türkiye'nin  tarihi düşmanıdır",  tamam  biraz abanılı,
              yanltş,  benim  hoşlanmadığım  bir ifade,  Yani tarihi  bir  şeylere  tekabül
              ediyor. savaşmışız.  1877 de savaŞmıştz,  l9l4  te savaşmlşız  falan filan.
              Ama iç düşman  başka  bir  şey.  iç düşman  iç savaş demektir, Ve bizde bi-
              faz ewel  bahsettiğim  bu kü]tür  savaş|  asltnda  tamda  böyle  bif  şeydif.
              Tamda  bunu ifade  eder,  Bir kesimin,  diğer  kesimin  kimliğini  ya kültür
               savaşı olarak  ya  da kimlik  savaşı olarak,  kimliğini  yok  ederek  kendisini
              fahat edebileceği  bir yap,. Buradan nas,l  çlkar|z?  Benc€  zor  çtkacağlz  ve
               bu ıızun eziyetli  bir  şey  olacak.  Bir toplanh  bir seçim  bir değişimle  pek
              olabileceğini  zannetmiyorum.  Burada  ısrarlı  olmak  ger€kiyor

               ikinci  konuya  geleyim,  ama bir tbrmülümuz  yok. Bildiğim  biİ tek  Şey
              var; düşman  tabiri ve iç düşman  kelimesini  kullandığımlz  sürece  sadece
              bunu  pekiştiririz.



                                                                             165
   162   163   164   165   166   167   168   169   170   171   172