Page 189 - 2018-2021 Çalışma Raporu
P. 189
ile ilgili tespit ve değerlendirme raporudur.
HEYETİN OLUŞUMU
04/09/2020 tarihinde Sakarya ili Kocaali İlçesi Ortaköy Mahallesi’nde bulunan Kürt
mevsimlik tarım işçilerine yapılan saldırının haber bültenleri ve sosyal medyaya düş-
mesi üzerine ilk andan itibaren Mardin ve Diyarbakır Baroları konunun takipçisi ol-
maya başlamışlardır. Mardin ve Diyarbakır Baroları olarak sürecin takipçisi olmak
ve tespit ve değerlendirme yapmak üzere her iki baro avukatlarından oluşan bir heyet
oluşturulmuştur. Heyette, Mardin Barosu’ndan; Mardin Barosu Başkan Yardımcısı Av.
Hakan GELERİ, Mardin Barosu İnsan Hakları ve Cezaevi Komisyonu üyeleri Av. Leyla
KAYA, Av. Kemal ERDEM, Av. Aslan ORMAN, Av. Abdulkadir GÜNER ve Mardin
Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu üyesi Av. Nurullah ÖNER ile Diyarbakır
Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Muhlis OĞURGÜL, İnsan Hakları Merkezi Dava
Takip Komisyonu Eşbaşkanı Av. Sidar AVŞAR ve İnsan Hakları Merkezi Üyesi Stj.
Av. Enes AKDEMİR yer almıştır. Heyet ile birlikte 05/09/2020 tarihinde Mazıdağı İlçe
Jandarma Komutanlığına gidilmiş olup olayın mağdurları ile bizzat görüşülmüş, ifade
işlemlerine katılım sağlanmış ve dosya oluşturulmuştur.
OLAY
18 Ağustos 2020 tarihinde Demir ailesine mensup yedisi çocuk işçi toplamda ise 16
kişi olayın failleri olan tarla sahiplerine ait tarlada çalışmaya başlamışlardır. Mağdurlar
çalışmaya başladıkları ilk günden itibaren kendilerine karşı aşağılayıcı ve sözlü tacizde
bulunulduğunu ifade etmişlerdir. Mağdurların hemen hemen hepsi yaptığımız görüş-
me esnasında ve mağdur olarak vermiş oldukları ifadelerinde kendi aralarında Kürtçe
konuşmalarının sorun haline getirildiği ve olayın vuku bulmasına gerekçe yapıldığını
heyetimize dile getirmişlerdir.
04.09.2020 tarihinde Sakarya İli Kocaali İlçesi Ortaköy Mahallesinde olay Mağdurları
olan Demir ailesine mensup 16 kişi fındık tarlasında çalışırken tarla sahipleri tarafından
fındıkların iyi toplanmadığı bahanesi ile kendilerine “it sürüleri, koyun sürüleri, hayvan
sürüleri ve sinkaflı küfürler” edildiğini, bu hakaretler üzerine olay mağduru işçiler bu
şekilde işe devam etmeyeceklerini belirtmiş, daha sonra hakaretlere devam edilmesi
üzerine tarladan ayrılmaya başladıklarını beyan etmişlerdir. Bu esnada tarla sahibi, iş-
çilerin işi bırakamayacaklarını söyleyerek hakaret etmeye devam etmesi üzerine işçiler
tarladan ayrılarak konakladıkları evlerine döndüklerini aktarmışlardır.
Eve dönüldükten sonra iş sahibi, işi bitirmeleri konusunda kendilerine ısrarcı olmuş,
ancak mağdurlar işverenin kendilerini bu şekilde zorlamalarına karşın jandarmayı ara-
yacaklarını ve şikayet edeceklerini söylemişlerdir. Bunun üzerine işverenin çocukları,
mağdurlara “burası Mardin değil Sakarya, jandarma beni korur, devlet benim arkamda-
dır.” Şeklinde söylemlerde bulunmuş ve basına da yansıyan görüntülerden de anlaşıldığı
üzere çocuk, kadın erkek ayırımı yapılmaksızın saldırıya uğradıklarını beyan etmişler-
dir. Saldırı esnasında faillerin sopalarla linç girişiminde bulunduklarını hatta bazı mağ-
dur beyanlarında tarla sahibinin eşinin balta ile kendilerine saldırmaya çalıştığını dile
188

