Page 503 - 2014-2016 Çalışma Raporu
P. 503
lan tüm kamuoyu yoklamalarında demokratik çözüm sürecinin büyük bir toplumsal
destek gördüğü açıkça görüldü. Yine bu süreçte, ekonomiden, sosyal ve siyasal hayata
kadar toplumsal yaşamın tüm alanlarında büyük bir rahatlama yaşanmaya başladı. En
başta da, insan ölümleri son buldu.
Bu süreç Türkiye toplumlarının yaşadığı, Kürt sorunu başta olmak üzere bütün demok-
ratikleşme sorunlarının çözümü için büyük bir fırsat yarattl. Çözüm sürecinin yarattığl
çatışmasızhk ortamının devamı için bütün toplumsal kesimlerin verdiği destek şüphesiz
ki en güçlü zemindi. Ancak, sonınun gerçek anlamda çözümü için gerekli olan yasal ve
anayasal değişikliklerin yapılmaması ye zamana yayan politikalar, taraflar arasında
güvene dayalı ilişkileri ve süreci zora sokmuş, ardından da halklarımızı yüksek gerilimli
bir süreçle karşı karşıya bırakmıştır.
Dolmabahçe 'de İmralı heyeti ile hükümetin kamuoyuna açıkladığı Mutabakat metni
müzakere sürecine geçiş ve demokratik çözümün nihai sonuca ulaşması için tarihi bir
adımdı. Ancak sayın cumhurbaşkanının Dolmabahçe mutabakatını tanımadığınl belirten
açıklaması ve sayın Öcalan'a uygulanan tecrit, çözüm sürecini resmen ve fiilen bitirme
noktasına getirmiştir.
Bu gergin atmosfer içerisinde yapılan 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını her kesin iyi
okuması ve değerlendirmesi kanısındayız.
7 Haziran seçimlerinde halklarımı esin, özel-
likle de 13 yıl boyunca tüm demo göstererek
bastıran Cumhurbaşkanı ve AKP zdır, Yeni
bir seçimden henüz yeni çıkmışken yapılan erken seçim tartışmalarının ve oluŞturulan
gündemin geleceğimiz ve ülkemizin istikran açısından yeni sıkıntllar doğuracağına
İnanmaktayz. Yapılan askeri ve siyasi operasyonların erken seçimin zeminini oluŞtur-
ma amaçh olduğu kaygı ve endişelerimizi de buradan açıklamak istiyoruz,
gören bir devlet aklının ve politikalarının sürece yön v de IŞID çete-
Ierine karşı verilen direnişin kazandığı uluslararası de urtulmak için
bir fırsat olmalıyken, ne yazık ki, yanlışta üsrar edilmey
Artık en başından beri dile getirdiğimiz kaygılarımız bir gerçek olarak karŞımıza dikil-
miştir. Tüm ortadoğu,nun ie insanlıgın bağına musallat olan barbar, tecavüzcü iŞİD
Çetesi, Türkiye ve Kürdistan için açık bir tehdit halini almıştır,
Bütün bu gerçekliklere rağmen, hükümetin ve devletin politikalarının hala yanlıŞta ısrar
etmek oldİğu gerçeği halklarımızı 90'lı yılların o ürperten sürecine geri götürmek oldu-
ğundan derin endişe duymaktayız.
74